yakışmak

Turkish

Etymology

From Proto-Turkic *yak- (“come near; suit, fit; appeal to somebody”).

Verb

yakışmak (third-person singular simple present yakışır)

1. (intransitive) to be appropriate, to be suitable

   Davranışınız yakışmadı. ― Your behaviour was not appropriate.

2. (intransitive) to look good, to form an agreeable combination

   Sana kırmızı çok yakışıyor. ― Red looks good on you.

Conjugation

Conjugation of yakışmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			yakışmak
impersonal participle	imperfective		yakışan
	perfective		yakışmış
	prospective		yakışacak
personal participle	non-prospective		yakıştığım	yakıştığın	yakıştığı	yakıştığımız	yakıştığınız	yakıştıkları
	prospective		yakışacağım	yakışacağın	yakışacağı	yakışacağımız	yakışacağınız	yakışacakları
verbal noun			yakışma
way of doing			yakışış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	yakışırım	yakışırsın	yakışır	yakışırız	yakışırsınız	yakışırlar
		imperfective	yakışıyorum	yakışıyorsun	yakışıyor	yakışıyoruz	yakışıyorsunuz	yakışıyorlar
	past	perfective	yakıştım	yakıştın	yakıştı	yakıştık	yakıştınız	yakıştılar
		imperfective	yakışıyordum	yakışıyordun	yakışıyordu	yakışıyorduk	yakışıyordunuz	yakışıyorlardı (or yakışıyordular)
	future		yakışacağım	yakışacaksın	yakışacak	yakışacağız	yakışacaksınız	yakışacaklar
inferential	perfective		yakışmışım	yakışmışsın	yakışmış	yakışmışız	yakışmışsınız	yakışmışlar
	aorist		yakışırmışım	yakışırmışsın	yakışırmış	yakışırmışız	yakışırmışsınız	yakışırlarmış (or yakışırmışlar)
	imperfective		yakışıyormuşum	yakışıyormuşsun	yakışıyormuş	yakışıyormuşuz	yakışıyormuşsunuz	yakışıyorlarmış
conditional	simple		yakışsam	yakışsan	yakışsa	yakışsak	yakışsanız	yakışsalar
	perfective		yakışsaydım	yakışsaydın	yakışsaydı	yakışsaydık	yakışsaydınız	yakışsaydılar
optative			yakışayım	yakışasın	yakışa	yakışalım	yakışasınız	yakışalar
progressive			yakışmaktayım	yakışmaktasın	yakışmakta	yakışmaktayız	yakışmaktasınız	yakışmaktalar
necessitative			yakışmalıyım	yakışmalısın	yakışmalı	yakışmalıyız	yakışmalısınız	yakışmalılar
imperative				yakış	yakışsın		yakışın	yakışsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	yakışır mıyım?	yakışır mısın?	yakışır mı?	yakışır mıyız?	yakışır mısınız?	yakışırlar mı?
		imperfective	yakışıyor muyum?	yakışıyor musun?	yakışıyor mu?	yakışıyor muyuz?	yakışıyor musunuz?	yakışıyorlar mı?
	past	perfective	yakıştım mı?	yakıştın mı?	yakıştı mı?	yakıştık mı?	yakıştınız mı?	yakıştılar mı?
		imperfective	yakışıyor muydum?	yakışıyor muydun?	yakışıyor muydu?	yakışıyor muyduk?	yakışıyor muydunuz?	yakışıyorlar mıydı?
	future		yakışacak mıyım?	yakışacak mısın?	yakışacak mı?	yakışacak mıyız?	yakışacak mısınız?	yakışacaklar mı?
inferential	perfective		yakışmış mıyım?	yakışmış mısın?	yakışmış mı?	yakışmış mıyız?	yakışmış mısınız?	yakışmışlar mı?
	aorist		yakışır mıymışım?	yakışır mıymışsın?	yakışır mıymış?	yakışır mıymışız?	yakışır mıymışsınız?	yakışırlar mıymış?
	imperfective		yakışıyor muymuşum?	yakışıyor muymuşsun?	yakışıyor muymuş?	yakışıyor muymuşuz?	yakışıyor muymuşsunuz?	yakışıyorlar mıymış?
conditional	simple		yakışsam mı?	yakışsan mı?	yakışsa mı?	yakışsak mı?	yakışsanız mı?	yakışsalar mı?
	perfective		yakışsa mıydım?	yakışsa mıydın?	yakışsa mıydı?	yakışsa mıydık?	yakışsa mıydınız?	yakışsalar mıydı?
progressive			yakışmakta mıyım?	yakışmakta mısın?	yakışmakta mı?	yakışmakta mıyız?	yakışmakta mısınız?	yakışmaktalar mı?
necessitative			yakışmalı mıyım?	yakışmalı mısın?	yakışmalı mı?	yakışmalı mıyız?	yakışmalı mısınız?	yakışmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			yakışmamak
impersonal participle	imperfective		yakışmayan
	perfective		yakışmamış
	prospective		yakışmayacak
personal participle	non-prospective		yakışmadığım	yakışmadığın	yakışmadığı	yakışmadığımız	yakışmadığınız	yakışmadıkları
	prospective		yakışmayacağım	yakışmayacağın	yakışmayacağı	yakışmayacağımız	yakışmayacağınız	yakışmayacakları
verbal noun			yakışmama
way of doing			yakışmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	yakışmam	yakışmazsın	yakışmaz	yakışmayız	yakışmazsınız	yakışmazlar
		imperfective	yakışmıyorum	yakışmıyorsun	yakışmıyor	yakışmıyoruz	yakışmıyorsunuz	yakışmıyorlar
	past	perfective	yakışmadım	yakışmadın	yakışmadı	yakışmadık	yakışmadınız	yakışmadılar
		imperfective	yakışmıyordum	yakışmıyordun	yakışmıyordu	yakışmıyorduk	yakışmıyordunuz	yakışmıyorlardı
	future		yakışmayacağım	yakışmayacaksın	yakışmayacak	yakışmayacağız	yakışmayacaksınız	yakışmayacaklar
inferential	perfective		yakışmamışım	yakışmamışsın	yakışmamış	yakışmamışız	yakışmamışsınız	yakışmamışlar
	aorist		yakışmazmışım	yakışmazmışsın	yakışmazmış	yakışmazmışız	yakışmazmışsınız	yakışmazlarmış
	imperfective		yakışmıyormuşum	yakışmıyormuşsun	yakışmıyormuş	yakışmıyormuşuz	yakışmıyormuşsunuz	yakışmıyorlarmış
conditional	simple		yakışmasam	yakışmasan	yakışmasa	yakışmasak	yakışmasanız	yakışmasalar
	perfective		yakışmasaydım	yakışmasaydın	yakışmasaydı	yakışmasaydık	yakışmasaydınız	yakışmasaydılar
optative			yakışmayayım	yakışmayasın	yakışmaya	yakışmayalım	yakışmayasınız	yakışmayalar
progressive			yakışmamaktayım	yakışmamaktasın	yakışmamakta	yakışmamaktayız	yakışmamaktasınız	yakışmamaktalar
necessitative			yakışmamalıyım	yakışmamalısın	yakışmamalı	yakışmamalıyız	yakışmamalısınız	yakışmamalılar
imperative				yakışma	yakışmasın		yakışmayın	yakışmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	yakışmaz mıyım?	yakışmaz mısın?	yakışmaz mı?	yakışmaz mıyız?	yakışmaz mısınız?	yakışmazlar mı?
		imperfective	yakışmıyor muyum?	yakışmıyor musun?	yakışmıyor mu?	yakışmıyor muyuz?	yakışmıyor musunuz?	yakışmıyorlar mı?
	past	perfective	yakışmadım mı?	yakışmadın mı?	yakışmadı mı?	yakışmadık mı?	yakışmadınız mı?	yakışmadılar mı?
		imperfective	yakışmıyor muydum?	yakışmıyor muydun?	yakışmıyor muydu?	yakışmıyor muyduk?	yakışmıyor muydunuz?	yakışmıyorlar mıydı?
	future		yakışmayacak mıyım?	yakışmayacak mısın?	yakışmayacak mı?	yakışmayacak mıyız?	yakışmayacak mısınız?	yakışmayacaklar mı?
inferential	perfective		yakışmamış mıyım?	yakışmamış mısın?	yakışmamış mı?	yakışmamış mıyız?	yakışmamış mısınız?	yakışmamışlar mı?
	aorist		yakışmaz mıymışım?	yakışmaz mıymışsın?	yakışmaz mıymış?	yakışmaz mıymışız?	yakışmaz mıymışsınız?	yakışmazlar mıymış?
	imperfective		yakışmıyor muymuşum?	yakışmıyor muymuşsun?	yakışmıyor muymuş?	yakışmıyor muymuşuz?	yakışmıyor muymuşsunuz?	yakışmıyorlar mıymış?
conditional	simple		yakışmasam mı?	yakışmasan mı?	yakışmasa mı?	yakışmasak mı?	yakışmasanız mı?	yakışmasalar mı?
	perfective		yakışmasa mıydım?	yakışmasa mıydın?	yakışmasa mıydı?	yakışmasa mıydık?	yakışmasa mıydınız?	yakışmasalar mıydı?
progressive			yakışmamakta mıyım?	yakışmamakta mısın?	yakışmamakta mı?	yakışmamakta mıyız?	yakışmamakta mısınız?	yakışmamaktalar mı?
necessitative			yakışmamalı mıyım?	yakışmamalı mısın?	yakışmamalı mı?	yakışmamalı mıyız?	yakışmamalı mısınız?	yakışmamalılar mı?

Synonyms

• uymak
• yakışık almak

Related terms

• yahşi
• yakışıklı

Descendants

• → Ladino: akishear, yakishear

References

• “yakışmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu