yakışıklı
Jump to navigation
Jump to search
Turkish
[edit]Etymology
[edit]From Ottoman Turkish یاقشقلو (yakışıklı), equivalent to yakışık + -lı.
Pronunciation
[edit]Audio: (file)
Adjective
[edit]yakışıklı
Declension
[edit]predicative forms of yakışıklı
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | yakışıklıyım | yakışıklı mıyım? | yakışıklı değilim | yakışıklı değil miyim? |
sen (you are) | yakışıklısın | yakışıklı mısın? | yakışıklı değilsin | yakışıklı değil misin? |
o (he/she/it is) | yakışıklı / yakışıklıdır | yakışıklı mı? | yakışıklı değil | yakışıklı değil mi? |
biz (we are) | yakışıklıyız | yakışıklı mıyız? | yakışıklı değiliz | yakışıklı değil miyiz? |
siz (you are) | yakışıklısınız | yakışıklı mısınız? | yakışıklı değilsiniz | yakışıklı değil misiniz? |
onlar (they are) | yakışıklı(lar) | yakışıklı(lar) mı? | yakışıklı değil(ler) | yakışıklı değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | yakışıklıydım | yakışıklı mıydım? | yakışıklı değildim | yakışıklı değil miydim? |
sen (you were) | yakışıklıydın | yakışıklı mıydın? | yakışıklı değildin | yakışıklı değil miydin? |
o (he/she/it was) | yakışıklıydı | yakışıklı mıydı? | yakışıklı değildi | yakışıklı değil miydi? |
biz (we were) | yakışıklıydık | yakışıklı mıydık? | yakışıklı değildik | yakışıklı değil miydik? |
siz (you were) | yakışıklıydınız | yakışıklı mıydınız? | yakışıklı değildiniz | yakışıklı değil miydiniz? |
onlar (they were) | yakışıklıydılar | yakışıklı mıydılar? | yakışıklı değildi(ler) / değillerdi | yakışıklı değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | yakışıklıymışım | yakışıklı mıymışım? | yakışıklı değilmişim | yakışıklı değil miymişim? |
sen (you were) | yakışıklıymışsın | yakışıklı mıymışsın? | yakışıklı değilmişsin | yakışıklı değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | yakışıklıymış | yakışıklı mıymış? | yakışıklı değilmiş | yakışıklı değil miymiş? |
biz (we were) | yakışıklıymışız | yakışıklı mıymışız? | yakışıklı değilmişiz | yakışıklı değil miymişiz? |
siz (you were) | yakışıklıymışsınız | yakışıklı mıymışsınız? | yakışıklı değilmişsiniz | yakışıklı değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | yakışıklıymışlar | yakışıklı mıymışlar? | yakışıklı değilmiş(ler) / değillermiş | yakışıklı değil miymişler? |
conditional | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (if I) | yakışıklıysam | yakışıklı mıysam? | yakışıklı değilsem | yakışıklı değil miysem? |
sen (if you) | yakışıklıysan | yakışıklı mıysan? | yakışıklı değilsen | yakışıklı değil miysen? |
o (if he/she/it) | yakışıklıysa | yakışıklı mıysa? | yakışıklı değilse | yakışıklı değil miyse? |
biz (if we) | yakışıklıysak | yakışıklı mıysak? | yakışıklı değilsek | yakışıklı değil miysek? |
siz (if you) | yakışıklıysanız | yakışıklı mıysanız? | yakışıklı değilseniz | yakışıklı değil miyseniz? |
onlar (if they) | yakışıklıysalar | yakışıklı mıysalar? | yakışıklı değilseler / değillerse | yakışıklı değil miyseler? |
References
[edit]- Redhouse, James W. (1890) “یاقشقلو”, in A Turkish and English Lexicon[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 2189