manşetli
Turkish
[edit]Etymology
[edit]From manşet (“cuff”) + -li (“adjective-forming suffix”).
Pronunciation
[edit]Adjective
[edit]manşetli
- cuffed
- manşetli gömlek ― cuffed shirt
Declension
[edit]predicative forms of manşetli
| present tense | ||||
|---|---|---|---|---|
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I am) | manşetliyim | manşetli miyim? | manşetli değilim | manşetli değil miyim? |
| sen (you are) | manşetlisin | manşetli misin? | manşetli değilsin | manşetli değil misin? |
| o (he/she/it is) | manşetli / manşetlidir | manşetli mi? | manşetli değil | manşetli değil mi? |
| biz (we are) | manşetliyiz | manşetli miyiz? | manşetli değiliz | manşetli değil miyiz? |
| siz (you are) | manşetlisiniz | manşetli misiniz? | manşetli değilsiniz | manşetli değil misiniz? |
| onlar (they are) | manşetli(ler) | manşetli(ler) mi? | manşetli değil(ler) | manşetli değiller mi? |
| past tense | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | manşetliydim | manşetli miydim? | manşetli değildim | manşetli değil miydim? |
| sen (you were) | manşetliydin | manşetli miydin? | manşetli değildin | manşetli değil miydin? |
| o (he/she/it was) | manşetliydi | manşetli miydi? | manşetli değildi | manşetli değil miydi? |
| biz (we were) | manşetliydik | manşetli miydik? | manşetli değildik | manşetli değil miydik? |
| siz (you were) | manşetliydiniz | manşetli miydiniz? | manşetli değildiniz | manşetli değil miydiniz? |
| onlar (they were) | manşetliydiler | manşetli miydiler? | manşetli değildi(ler) / değillerdi | manşetli değil miydiler? |
| indirect past | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (I was) | manşetliymişim | manşetli miymişim? | manşetli değilmişim | manşetli değil miymişim? |
| sen (you were) | manşetliymişsin | manşetli miymişsin? | manşetli değilmişsin | manşetli değil miymişsin? |
| o (he/she/it was) | manşetliymiş | manşetli miymiş? | manşetli değilmiş | manşetli değil miymiş? |
| biz (we were) | manşetliymişiz | manşetli miymişiz? | manşetli değilmişiz | manşetli değil miymişiz? |
| siz (you were) | manşetliymişsiniz | manşetli miymişsiniz? | manşetli değilmişsiniz | manşetli değil miymişsiniz? |
| onlar (they were) | manşetliymişler | manşetli miymişler? | manşetli değilmiş(ler) / değillermiş | manşetli değil miymişler? |
| conditional | ||||
| positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
| ben (if I) | manşetliysem | manşetli miysem? | manşetli değilsem | manşetli değil miysem? |
| sen (if you) | manşetliysen | manşetli miysen? | manşetli değilsen | manşetli değil miysen? |
| o (if he/she/it) | manşetliyse | manşetli miyse? | manşetli değilse | manşetli değil miyse? |
| biz (if we) | manşetliysek | manşetli miysek? | manşetli değilsek | manşetli değil miysek? |
| siz (if you) | manşetliyseniz | manşetli miyseniz? | manşetli değilseniz | manşetli değil miyseniz? |
| onlar (if they) | manşetliyseler | manşetli miyseler? | manşetli değilseler / değillerse | manşetli değil miyseler? |
Further reading
[edit]- “manşetli”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu