enine boyuna

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish اڭینه بوینه (eñine boyuna),^[1]^[2] from اڭ (eñ) and بوی (boy),^[3]^[4] equivalent to en (“width, breadth”) +‎ -i (possessive suffix) +‎ -(n)e (dative suffix with "n" as buffer consonant) +‎ boy (“length, height”) +‎ -u (possessive suffix) +‎ -(n)a (dative suffix with "n" as buffer consonant), literally “widthwise and lengthwise”.

Pronunciation

IPA^(key): /e.niˈne.bo.ju.na/
Hyphenation: e‧ni‧ne‧bo‧yu‧na

Adjective

enine boyuna

(generally of people) large, burly
Synonyms: iri yapılı, iri yarı, iri kıyım, cüsseli, kalıplı, yapılı
- 2022 July, Şen Sevgi ERİŞEN, Zeo Kio ve Mehpare, Yeni İnsan Yayınevi, →ISBN, page 231:
  Biz çaylarımızı içerken de içeriye dev gibi enine boyuna bir adam girdi. İkimiz de adamın heybeti karşısında ayağa fırladık.
  When we were drinking our teas a large gigantic man walked in. We both sprung to our feet at the magnificence of the man.

Declension

predicative forms of enine boyuna

present tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I am)	enine boyunayım	enine boyuna mıyım?	enine boyuna değilim	enine boyuna değil miyim?
sen (you are)	enine boyunasın	enine boyuna mısın?	enine boyuna değilsin	enine boyuna değil misin?
o (he/she/it is)	enine boyuna / enine boyunadır	enine boyuna mı?	enine boyuna değil	enine boyuna değil mi?
biz (we are)	enine boyunayız	enine boyuna mıyız?	enine boyuna değiliz	enine boyuna değil miyiz?
siz (you are)	enine boyunasınız	enine boyuna mısınız?	enine boyuna değilsiniz	enine boyuna değil misiniz?
onlar (they are)	enine boyuna(lar)	enine boyuna(lar) mı?	enine boyuna değil(ler)	enine boyuna değiller mi?
past tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	enine boyunaydım	enine boyuna mıydım?	enine boyuna değildim	enine boyuna değil miydim?
sen (you were)	enine boyunaydın	enine boyuna mıydın?	enine boyuna değildin	enine boyuna değil miydin?
o (he/she/it was)	enine boyunaydı	enine boyuna mıydı?	enine boyuna değildi	enine boyuna değil miydi?
biz (we were)	enine boyunaydık	enine boyuna mıydık?	enine boyuna değildik	enine boyuna değil miydik?
siz (you were)	enine boyunaydınız	enine boyuna mıydınız?	enine boyuna değildiniz	enine boyuna değil miydiniz?
onlar (they were)	enine boyunaydılar	enine boyuna mıydılar?	enine boyuna değildi(ler) / değillerdi	enine boyuna değil miydiler?
indirect past
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	enine boyunaymışım	enine boyuna mıymışım?	enine boyuna değilmişim	enine boyuna değil miymişim?
sen (you were)	enine boyunaymışsın	enine boyuna mıymışsın?	enine boyuna değilmişsin	enine boyuna değil miymişsin?
o (he/she/it was)	enine boyunaymış	enine boyuna mıymış?	enine boyuna değilmiş	enine boyuna değil miymiş?
biz (we were)	enine boyunaymışız	enine boyuna mıymışız?	enine boyuna değilmişiz	enine boyuna değil miymişiz?
siz (you were)	enine boyunaymışsınız	enine boyuna mıymışsınız?	enine boyuna değilmişsiniz	enine boyuna değil miymişsiniz?
onlar (they were)	enine boyunaymışlar	enine boyuna mıymışlar?	enine boyuna değilmiş(ler) / değillermiş	enine boyuna değil miymişler?
conditional
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (if I)	enine boyunaysam	enine boyuna mıysam?	enine boyuna değilsem	enine boyuna değil miysem?
sen (if you)	enine boyunaysan	enine boyuna mıysan?	enine boyuna değilsen	enine boyuna değil miysen?
o (if he/she/it)	enine boyunaysa	enine boyuna mıysa?	enine boyuna değilse	enine boyuna değil miyse?
biz (if we)	enine boyunaysak	enine boyuna mıysak?	enine boyuna değilsek	enine boyuna değil miysek?
siz (if you)	enine boyunaysanız	enine boyuna mıysanız?	enine boyuna değilseniz	enine boyuna değil miyseniz?
onlar (if they)	enine boyunaysalar	enine boyuna mıysalar?	enine boyuna değilseler / değillerse	enine boyuna değil miyseler?

Adverb