uzlaşmak

Turkish

Etymology

Equivalent to uz (“good, nice”) +‎ -laş +‎ -mak

Pronunciation

• IPA^(key): /uzɫɑʃˈmɑk/, [uz̪.ɫ̪ɑʃˈmɑk]
• Rhymes: -ɑk
• Hyphenation: uz‧laş‧mak

Verb

uzlaşmak

1. (intransitive) to reach a mutual agreement by eliminating the opinion or interest differences between the parties involved , to compromise

   Synonyms: uylaşmak, mutabık kalmak

2. (intransitive) to come to an agreement

   Synonym: anlaşmak

Conjugation

Conjugation of uzlaşmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			uzlaşmak
impersonal participle	imperfective		uzlaşan
	perfective		uzlaşmış
	prospective		uzlaşacak
personal participle	non-prospective		uzlaştığım	uzlaştığın	uzlaştığı	uzlaştığımız	uzlaştığınız	uzlaştıkları
	prospective		uzlaşacağım	uzlaşacağın	uzlaşacağı	uzlaşacağımız	uzlaşacağınız	uzlaşacakları
verbal noun			uzlaşma
way of doing			uzlaşış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	uzlaşırım	uzlaşırsın	uzlaşır	uzlaşırız	uzlaşırsınız	uzlaşırlar
		imperfective	uzlaşıyorum	uzlaşıyorsun	uzlaşıyor	uzlaşıyoruz	uzlaşıyorsunuz	uzlaşıyorlar
	past	perfective	uzlaştım	uzlaştın	uzlaştı	uzlaştık	uzlaştınız	uzlaştılar
		imperfective	uzlaşıyordum	uzlaşıyordun	uzlaşıyordu	uzlaşıyorduk	uzlaşıyordunuz	uzlaşıyorlardı (or uzlaşıyordular)
	future		uzlaşacağım	uzlaşacaksın	uzlaşacak	uzlaşacağız	uzlaşacaksınız	uzlaşacaklar
	future-in-the-past	definite	uzlaşacaktım	uzlaşacaktın	uzlaşacaktı	uzlaşacaktık	uzlaşacaktınız	uzlaşacaklardı
		indefinite	uzlaşırdım	uzlaşırdın	uzlaşırdı	uzlaşırdık	uzlaşırdınız	uzlaşırlardı
inferential	perfective		uzlaşmışım	uzlaşmışsın	uzlaşmış	uzlaşmışız	uzlaşmışsınız	uzlaşmışlar
	aorist		uzlaşırmışım	uzlaşırmışsın	uzlaşırmış	uzlaşırmışız	uzlaşırmışsınız	uzlaşırlarmış (or uzlaşırmışlar)
	imperfective		uzlaşıyormuşum	uzlaşıyormuşsun	uzlaşıyormuş	uzlaşıyormuşuz	uzlaşıyormuşsunuz	uzlaşıyorlarmış
conditional	simple		uzlaşsam	uzlaşsan	uzlaşsa	uzlaşsak	uzlaşsanız	uzlaşsalar
	perfective		uzlaşsaydım	uzlaşsaydın	uzlaşsaydı	uzlaşsaydık	uzlaşsaydınız	uzlaşsaydılar
optative			uzlaşayım	uzlaşasın	uzlaşa	uzlaşalım	uzlaşasınız	uzlaşalar
progressive			uzlaşmaktayım	uzlaşmaktasın	uzlaşmakta	uzlaşmaktayız	uzlaşmaktasınız	uzlaşmaktalar
necessitative			uzlaşmalıyım	uzlaşmalısın	uzlaşmalı	uzlaşmalıyız	uzlaşmalısınız	uzlaşmalılar
imperative				uzlaş	uzlaşsın		uzlaşın	uzlaşsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	uzlaşır mıyım?	uzlaşır mısın?	uzlaşır mı?	uzlaşır mıyız?	uzlaşır mısınız?	uzlaşırlar mı?
		imperfective	uzlaşıyor muyum?	uzlaşıyor musun?	uzlaşıyor mu?	uzlaşıyor muyuz?	uzlaşıyor musunuz?	uzlaşıyorlar mı?
	past	perfective	uzlaştım mı?	uzlaştın mı?	uzlaştı mı?	uzlaştık mı?	uzlaştınız mı?	uzlaştılar mı?
		imperfective	uzlaşıyor muydum?	uzlaşıyor muydun?	uzlaşıyor muydu?	uzlaşıyor muyduk?	uzlaşıyor muydunuz?	uzlaşıyorlar mıydı?
	future		uzlaşacak mıyım?	uzlaşacak mısın?	uzlaşacak mı?	uzlaşacak mıyız?	uzlaşacak mısınız?	uzlaşacaklar mı?
inferential	perfective		uzlaşmış mıyım?	uzlaşmış mısın?	uzlaşmış mı?	uzlaşmış mıyız?	uzlaşmış mısınız?	uzlaşmışlar mı?
	aorist		uzlaşır mıymışım?	uzlaşır mıymışsın?	uzlaşır mıymış?	uzlaşır mıymışız?	uzlaşır mıymışsınız?	uzlaşırlar mıymış?
	imperfective		uzlaşıyor muymuşum?	uzlaşıyor muymuşsun?	uzlaşıyor muymuş?	uzlaşıyor muymuşuz?	uzlaşıyor muymuşsunuz?	uzlaşıyorlar mıymış?
conditional	simple		uzlaşsam mı?	uzlaşsan mı?	uzlaşsa mı?	uzlaşsak mı?	uzlaşsanız mı?	uzlaşsalar mı?
	perfective		uzlaşsa mıydım?	uzlaşsa mıydın?	uzlaşsa mıydı?	uzlaşsa mıydık?	uzlaşsa mıydınız?	uzlaşsalar mıydı?
progressive			uzlaşmakta mıyım?	uzlaşmakta mısın?	uzlaşmakta mı?	uzlaşmakta mıyız?	uzlaşmakta mısınız?	uzlaşmaktalar mı?
necessitative			uzlaşmalı mıyım?	uzlaşmalı mısın?	uzlaşmalı mı?	uzlaşmalı mıyız?	uzlaşmalı mısınız?	uzlaşmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			uzlaşmamak
impersonal participle	imperfective		uzlaşmayan
	perfective		uzlaşmamış
	prospective		uzlaşmayacak
personal participle	non-prospective		uzlaşmadığım	uzlaşmadığın	uzlaşmadığı	uzlaşmadığımız	uzlaşmadığınız	uzlaşmadıkları
	prospective		uzlaşmayacağım	uzlaşmayacağın	uzlaşmayacağı	uzlaşmayacağımız	uzlaşmayacağınız	uzlaşmayacakları
verbal noun			uzlaşmama
way of doing			uzlaşmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	uzlaşmam	uzlaşmazsın	uzlaşmaz	uzlaşmayız	uzlaşmazsınız	uzlaşmazlar
		imperfective	uzlaşmıyorum	uzlaşmıyorsun	uzlaşmıyor	uzlaşmıyoruz	uzlaşmıyorsunuz	uzlaşmıyorlar
	past	perfective	uzlaşmadım	uzlaşmadın	uzlaşmadı	uzlaşmadık	uzlaşmadınız	uzlaşmadılar
		imperfective	uzlaşmıyordum	uzlaşmıyordun	uzlaşmıyordu	uzlaşmıyorduk	uzlaşmıyordunuz	uzlaşmıyorlardı
	future		uzlaşmayacağım	uzlaşmayacaksın	uzlaşmayacak	uzlaşmayacağız	uzlaşmayacaksınız	uzlaşmayacaklar
inferential	perfective		uzlaşmamışım	uzlaşmamışsın	uzlaşmamış	uzlaşmamışız	uzlaşmamışsınız	uzlaşmamışlar
	aorist		uzlaşmazmışım	uzlaşmazmışsın	uzlaşmazmış	uzlaşmazmışız	uzlaşmazmışsınız	uzlaşmazlarmış
	imperfective		uzlaşmıyormuşum	uzlaşmıyormuşsun	uzlaşmıyormuş	uzlaşmıyormuşuz	uzlaşmıyormuşsunuz	uzlaşmıyorlarmış
conditional	simple		uzlaşmasam	uzlaşmasan	uzlaşmasa	uzlaşmasak	uzlaşmasanız	uzlaşmasalar
	perfective		uzlaşmasaydım	uzlaşmasaydın	uzlaşmasaydı	uzlaşmasaydık	uzlaşmasaydınız	uzlaşmasaydılar
optative			uzlaşmayayım	uzlaşmayasın	uzlaşmaya	uzlaşmayalım	uzlaşmayasınız	uzlaşmayalar
progressive			uzlaşmamaktayım	uzlaşmamaktasın	uzlaşmamakta	uzlaşmamaktayız	uzlaşmamaktasınız	uzlaşmamaktalar
necessitative			uzlaşmamalıyım	uzlaşmamalısın	uzlaşmamalı	uzlaşmamalıyız	uzlaşmamalısınız	uzlaşmamalılar
imperative				uzlaşma	uzlaşmasın		uzlaşmayın	uzlaşmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	uzlaşmaz mıyım?	uzlaşmaz mısın?	uzlaşmaz mı?	uzlaşmaz mıyız?	uzlaşmaz mısınız?	uzlaşmazlar mı?
		imperfective	uzlaşmıyor muyum?	uzlaşmıyor musun?	uzlaşmıyor mu?	uzlaşmıyor muyuz?	uzlaşmıyor musunuz?	uzlaşmıyorlar mı?
	past	perfective	uzlaşmadım mı?	uzlaşmadın mı?	uzlaşmadı mı?	uzlaşmadık mı?	uzlaşmadınız mı?	uzlaşmadılar mı?
		imperfective	uzlaşmıyor muydum?	uzlaşmıyor muydun?	uzlaşmıyor muydu?	uzlaşmıyor muyduk?	uzlaşmıyor muydunuz?	uzlaşmıyorlar mıydı?
	future		uzlaşmayacak mıyım?	uzlaşmayacak mısın?	uzlaşmayacak mı?	uzlaşmayacak mıyız?	uzlaşmayacak mısınız?	uzlaşmayacaklar mı?
inferential	perfective		uzlaşmamış mıyım?	uzlaşmamış mısın?	uzlaşmamış mı?	uzlaşmamış mıyız?	uzlaşmamış mısınız?	uzlaşmamışlar mı?
	aorist		uzlaşmaz mıymışım?	uzlaşmaz mıymışsın?	uzlaşmaz mıymış?	uzlaşmaz mıymışız?	uzlaşmaz mıymışsınız?	uzlaşmazlar mıymış?
	imperfective		uzlaşmıyor muymuşum?	uzlaşmıyor muymuşsun?	uzlaşmıyor muymuş?	uzlaşmıyor muymuşuz?	uzlaşmıyor muymuşsunuz?	uzlaşmıyorlar mıymış?
conditional	simple		uzlaşmasam mı?	uzlaşmasan mı?	uzlaşmasa mı?	uzlaşmasak mı?	uzlaşmasanız mı?	uzlaşmasalar mı?
	perfective		uzlaşmasa mıydım?	uzlaşmasa mıydın?	uzlaşmasa mıydı?	uzlaşmasa mıydık?	uzlaşmasa mıydınız?	uzlaşmasalar mıydı?
progressive			uzlaşmamakta mıyım?	uzlaşmamakta mısın?	uzlaşmamakta mı?	uzlaşmamakta mıyız?	uzlaşmamakta mısınız?	uzlaşmamaktalar mı?
necessitative			uzlaşmamalı mıyım?	uzlaşmamalı mısın?	uzlaşmamalı mı?	uzlaşmamalı mıyız?	uzlaşmamalı mısınız?	uzlaşmamalılar mı?

Derived terms

• uzlaşma

 

References

• “uzlaşmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu
• Nişanyan, Sevan (2002–) “uzlaşmak”, in Nişanyan Sözlük