soluklanmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish صولوقلانمق, equivalent to soluk (“breath”) +‎ -la +‎ -n

Verb

soluklanmak (third-person singular simple present soluklanır)

1. (intransitive) to catch one's breath

Conjugation

Conjugation of soluklanmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			soluklanmak
impersonal participle	imperfective		soluklanan
	perfective		soluklanmış
	prospective		soluklanacak
personal participle	non-prospective		soluklandığım	soluklandığın	soluklandığı	soluklandığımız	soluklandığınız	soluklandıkları
	prospective		soluklanacağım	soluklanacağın	soluklanacağı	soluklanacağımız	soluklanacağınız	soluklanacakları
verbal noun			soluklanma
way of doing			soluklanış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	soluklanırım	soluklanırsın	soluklanır	soluklanırız	soluklanırsınız	soluklanırlar
		imperfective	soluklanıyorum	soluklanıyorsun	soluklanıyor	soluklanıyoruz	soluklanıyorsunuz	soluklanıyorlar
	past	perfective	soluklandım	soluklandın	soluklandı	soluklandık	soluklandınız	soluklandılar
		imperfective	soluklanıyordum	soluklanıyordun	soluklanıyordu	soluklanıyorduk	soluklanıyordunuz	soluklanıyorlardı (or soluklanıyordular)
	future		soluklanacağım	soluklanacaksın	soluklanacak	soluklanacağız	soluklanacaksınız	soluklanacaklar
	future-in-the-past	definite	soluklanacaktım	soluklanacaktın	soluklanacaktı	soluklanacaktık	soluklanacaktınız	soluklanacaklardı
		indefinite	soluklanırdım	soluklanırdın	soluklanırdı	soluklanırdık	soluklanırdınız	soluklanırlardı
inferential	perfective		soluklanmışım	soluklanmışsın	soluklanmış	soluklanmışız	soluklanmışsınız	soluklanmışlar
	aorist		soluklanırmışım	soluklanırmışsın	soluklanırmış	soluklanırmışız	soluklanırmışsınız	soluklanırlarmış (or soluklanırmışlar)
	imperfective		soluklanıyormuşum	soluklanıyormuşsun	soluklanıyormuş	soluklanıyormuşuz	soluklanıyormuşsunuz	soluklanıyorlarmış
conditional	simple		soluklansam	soluklansan	soluklansa	soluklansak	soluklansanız	soluklansalar
	perfective		soluklansaydım	soluklansaydın	soluklansaydı	soluklansaydık	soluklansaydınız	soluklansaydılar
optative			soluklanayım	soluklanasın	soluklana	soluklanalım	soluklanasınız	soluklanalar
progressive			soluklanmaktayım	soluklanmaktasın	soluklanmakta	soluklanmaktayız	soluklanmaktasınız	soluklanmaktalar
necessitative			soluklanmalıyım	soluklanmalısın	soluklanmalı	soluklanmalıyız	soluklanmalısınız	soluklanmalılar
imperative				soluklan	soluklansın		soluklanın	soluklansınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	soluklanır mıyım?	soluklanır mısın?	soluklanır mı?	soluklanır mıyız?	soluklanır mısınız?	soluklanırlar mı?
		imperfective	soluklanıyor muyum?	soluklanıyor musun?	soluklanıyor mu?	soluklanıyor muyuz?	soluklanıyor musunuz?	soluklanıyorlar mı?
	past	perfective	soluklandım mı?	soluklandın mı?	soluklandı mı?	soluklandık mı?	soluklandınız mı?	soluklandılar mı?
		imperfective	soluklanıyor muydum?	soluklanıyor muydun?	soluklanıyor muydu?	soluklanıyor muyduk?	soluklanıyor muydunuz?	soluklanıyorlar mıydı?
	future		soluklanacak mıyım?	soluklanacak mısın?	soluklanacak mı?	soluklanacak mıyız?	soluklanacak mısınız?	soluklanacaklar mı?
inferential	perfective		soluklanmış mıyım?	soluklanmış mısın?	soluklanmış mı?	soluklanmış mıyız?	soluklanmış mısınız?	soluklanmışlar mı?
	aorist		soluklanır mıymışım?	soluklanır mıymışsın?	soluklanır mıymış?	soluklanır mıymışız?	soluklanır mıymışsınız?	soluklanırlar mıymış?
	imperfective		soluklanıyor muymuşum?	soluklanıyor muymuşsun?	soluklanıyor muymuş?	soluklanıyor muymuşuz?	soluklanıyor muymuşsunuz?	soluklanıyorlar mıymış?
conditional	simple		soluklansam mı?	soluklansan mı?	soluklansa mı?	soluklansak mı?	soluklansanız mı?	soluklansalar mı?
	perfective		soluklansa mıydım?	soluklansa mıydın?	soluklansa mıydı?	soluklansa mıydık?	soluklansa mıydınız?	soluklansalar mıydı?
progressive			soluklanmakta mıyım?	soluklanmakta mısın?	soluklanmakta mı?	soluklanmakta mıyız?	soluklanmakta mısınız?	soluklanmaktalar mı?
necessitative			soluklanmalı mıyım?	soluklanmalı mısın?	soluklanmalı mı?	soluklanmalı mıyız?	soluklanmalı mısınız?	soluklanmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			soluklanmamak
impersonal participle	imperfective		soluklanmayan
	perfective		soluklanmamış
	prospective		soluklanmayacak
personal participle	non-prospective		soluklanmadığım	soluklanmadığın	soluklanmadığı	soluklanmadığımız	soluklanmadığınız	soluklanmadıkları
	prospective		soluklanmayacağım	soluklanmayacağın	soluklanmayacağı	soluklanmayacağımız	soluklanmayacağınız	soluklanmayacakları
verbal noun			soluklanmama
way of doing			soluklanmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	soluklanmam	soluklanmazsın	soluklanmaz	soluklanmayız	soluklanmazsınız	soluklanmazlar
		imperfective	soluklanmıyorum	soluklanmıyorsun	soluklanmıyor	soluklanmıyoruz	soluklanmıyorsunuz	soluklanmıyorlar
	past	perfective	soluklanmadım	soluklanmadın	soluklanmadı	soluklanmadık	soluklanmadınız	soluklanmadılar
		imperfective	soluklanmıyordum	soluklanmıyordun	soluklanmıyordu	soluklanmıyorduk	soluklanmıyordunuz	soluklanmıyorlardı
	future		soluklanmayacağım	soluklanmayacaksın	soluklanmayacak	soluklanmayacağız	soluklanmayacaksınız	soluklanmayacaklar
inferential	perfective		soluklanmamışım	soluklanmamışsın	soluklanmamış	soluklanmamışız	soluklanmamışsınız	soluklanmamışlar
	aorist		soluklanmazmışım	soluklanmazmışsın	soluklanmazmış	soluklanmazmışız	soluklanmazmışsınız	soluklanmazlarmış
	imperfective		soluklanmıyormuşum	soluklanmıyormuşsun	soluklanmıyormuş	soluklanmıyormuşuz	soluklanmıyormuşsunuz	soluklanmıyorlarmış
conditional	simple		soluklanmasam	soluklanmasan	soluklanmasa	soluklanmasak	soluklanmasanız	soluklanmasalar
	perfective		soluklanmasaydım	soluklanmasaydın	soluklanmasaydı	soluklanmasaydık	soluklanmasaydınız	soluklanmasaydılar
optative			soluklanmayayım	soluklanmayasın	soluklanmaya	soluklanmayalım	soluklanmayasınız	soluklanmayalar
progressive			soluklanmamaktayım	soluklanmamaktasın	soluklanmamakta	soluklanmamaktayız	soluklanmamaktasınız	soluklanmamaktalar
necessitative			soluklanmamalıyım	soluklanmamalısın	soluklanmamalı	soluklanmamalıyız	soluklanmamalısınız	soluklanmamalılar
imperative				soluklanma	soluklanmasın		soluklanmayın	soluklanmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	soluklanmaz mıyım?	soluklanmaz mısın?	soluklanmaz mı?	soluklanmaz mıyız?	soluklanmaz mısınız?	soluklanmazlar mı?
		imperfective	soluklanmıyor muyum?	soluklanmıyor musun?	soluklanmıyor mu?	soluklanmıyor muyuz?	soluklanmıyor musunuz?	soluklanmıyorlar mı?
	past	perfective	soluklanmadım mı?	soluklanmadın mı?	soluklanmadı mı?	soluklanmadık mı?	soluklanmadınız mı?	soluklanmadılar mı?
		imperfective	soluklanmıyor muydum?	soluklanmıyor muydun?	soluklanmıyor muydu?	soluklanmıyor muyduk?	soluklanmıyor muydunuz?	soluklanmıyorlar mıydı?
	future		soluklanmayacak mıyım?	soluklanmayacak mısın?	soluklanmayacak mı?	soluklanmayacak mıyız?	soluklanmayacak mısınız?	soluklanmayacaklar mı?
inferential	perfective		soluklanmamış mıyım?	soluklanmamış mısın?	soluklanmamış mı?	soluklanmamış mıyız?	soluklanmamış mısınız?	soluklanmamışlar mı?
	aorist		soluklanmaz mıymışım?	soluklanmaz mıymışsın?	soluklanmaz mıymış?	soluklanmaz mıymışız?	soluklanmaz mıymışsınız?	soluklanmazlar mıymış?
	imperfective		soluklanmıyor muymuşum?	soluklanmıyor muymuşsun?	soluklanmıyor muymuş?	soluklanmıyor muymuşuz?	soluklanmıyor muymuşsunuz?	soluklanmıyorlar mıymış?
conditional	simple		soluklanmasam mı?	soluklanmasan mı?	soluklanmasa mı?	soluklanmasak mı?	soluklanmasanız mı?	soluklanmasalar mı?
	perfective		soluklanmasa mıydım?	soluklanmasa mıydın?	soluklanmasa mıydı?	soluklanmasa mıydık?	soluklanmasa mıydınız?	soluklanmasalar mıydı?
progressive			soluklanmamakta mıyım?	soluklanmamakta mısın?	soluklanmamakta mı?	soluklanmamakta mıyız?	soluklanmamakta mısınız?	soluklanmamaktalar mı?
necessitative			soluklanmamalı mıyım?	soluklanmamalı mısın?	soluklanmamalı mı?	soluklanmamalı mıyız?	soluklanmamalı mısınız?	soluklanmamalılar mı?