verilmek

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish ویرلمك (virilmek, verilmek). Passive form of vermek.

Pronunciation

• IPA^(key): /veɾilmɛc/
• Hyphenation: ve‧ril‧mek

Verb

verilmek (third-person singular simple present verilir)

1. to be given

Conjugation

Conjugation of verilmek (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			verilmek
impersonal participle	imperfective		verilen
	perfective		verilmiş
	prospective		verilecek
personal participle	non-prospective		verildiğim	verildiğin	verildiği	verildiğimiz	verildiğiniz	verildikleri
	prospective		verileceğim	verileceğin	verileceği	verileceğimiz	verileceğiniz	verilecekleri
verbal noun			verilme
way of doing			veriliş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	verilirim	verilirsin	verilir	veriliriz	verilirsiniz	verilirler
		imperfective	veriliyorum	veriliyorsun	veriliyor	veriliyoruz	veriliyorsunuz	veriliyorlar
	past	perfective	verildim	verildin	verildi	verildik	verildiniz	verildiler
		imperfective	veriliyordum	veriliyordun	veriliyordu	veriliyorduk	veriliyordunuz	veriliyorlardı (or veriliyordular)
	future		verileceğim	verileceksin	verilecek	verileceğiz	verileceksiniz	verilecekler
	future-in-the-past	definite	verilecektim	verilecektin	verilecekti	verilecektik	verilecektiniz	verileceklerdi
		indefinite	verilirdim	verilirdin	verilirdi	verilirdik	verilirdiniz	verilirlerdi
inferential	perfective		verilmişim	verilmişsin	verilmiş	verilmişiz	verilmişsiniz	verilmişler
	aorist		verilirmişim	verilirmişsin	verilirmiş	verilirmişiz	verilirmişsiniz	verilirlermiş (or verilirmişlar)
	imperfective		veriliyormuşum	veriliyormuşsun	veriliyormuş	veriliyormuşuz	veriliyormuşsunuz	veriliyorlarmış
conditional	simple		verilsem	verilsen	verilse	verilsek	verilseniz	verilseler
	perfective		verilseydim	verilseydin	verilseydi	verilseydik	verilseydiniz	verilseydiler
optative			verileyim	verilesin	verile	verilelim	verilesiniz	verileler
progressive			verilmekteyim	verilmektesin	verilmekte	verilmekteyiz	verilmektesiniz	verilmekteler
necessitative			verilmeliyim	verilmelisin	verilmeli	verilmeliyiz	verilmelisiniz	verilmeliler
imperative				veril	verilsin		verilin	verilsinler
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	verilir miyim?	verilir misin?	verilir mi?	verilir miyiz?	verilir misiniz?	verilirler mi?
		imperfective	veriliyor muyum?	veriliyor musun?	veriliyor mu?	veriliyor muyuz?	veriliyor musunuz?	veriliyorlar mı?
	past	perfective	verildim mi?	verildin mi?	verildi mi?	verildik mi?	verildiniz mi?	verildiler mi?
		imperfective	veriliyor muydum?	veriliyor muydun?	veriliyor muydu?	veriliyor muyduk?	veriliyor muydunuz?	veriliyorlar mıydı?
	future		verilecek miyim?	verilecek misin?	verilecek mi?	verilecek miyiz?	verilecek misiniz?	verilecekler mi?
inferential	perfective		verilmiş miyim?	verilmiş misin?	verilmiş mi?	verilmiş miyiz?	verilmiş misiniz?	verilmişler mi?
	aorist		verilir miymişim?	verilir miymişsin?	verilir miymiş?	verilir miymişiz?	verilir miymişsiniz?	verilirler miymiş?
	imperfective		veriliyor muymuşum?	veriliyor muymuşsun?	veriliyor muymuş?	veriliyor muymuşuz?	veriliyor muymuşsunuz?	veriliyorlar mıymış?
conditional	simple		verilsem mi?	verilsen mi?	verilse mi?	verilsek mi?	verilseniz mi?	verilseler mi?
	perfective		verilse miydim?	verilse miydin?	verilse miydi?	verilse miydik?	verilse miydiniz?	verilseler miydi?
progressive			verilmekte miyim?	verilmekte misin?	verilmekte mi?	verilmekte miyiz?	verilmekte misiniz?	verilmekteler mi?
necessitative			verilmeli miyim?	verilmeli misin?	verilmeli mi?	verilmeli miyiz?	verilmeli misiniz?	verilmeliler mi?
Negative declarative
infinitive			verilmemek
impersonal participle	imperfective		verilmeyen
	perfective		verilmemiş
	prospective		verilmeyecek
personal participle	non-prospective		verilmediğim	verilmediğin	verilmediği	verilmediğimiz	verilmediğiniz	verilmedikleri
	prospective		verilmeyeceğim	verilmeyeceğin	verilmeyeceği	verilmeyeceğimiz	verilmeyeceğiniz	verilmeyecekleri
verbal noun			verilmeme
way of doing			verilmeyiş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	verilmem	verilmezsin	verilmez	verilmeyiz	verilmezsiniz	verilmezler
		imperfective	verilmiyorum	verilmiyorsun	verilmiyor	verilmiyoruz	verilmiyorsunuz	verilmiyorlar
	past	perfective	verilmedim	verilmedin	verilmedi	verilmedik	verilmediniz	verilmediler
		imperfective	verilmiyordum	verilmiyordun	verilmiyordu	verilmiyorduk	verilmiyordunuz	verilmiyorlardı
	future		verilmeyeceğim	verilmeyeceksin	verilmeyecek	verilmeyeceğiz	verilmeyeceksiniz	verilmeyecekler
inferential	perfective		verilmemişim	verilmemişsin	verilmemiş	verilmemişiz	verilmemişsiniz	verilmemişler
	aorist		verilmezmişim	verilmezmişsin	verilmezmiş	verilmezmişiz	verilmezmişsiniz	verilmezlermiş
	imperfective		verilmiyormuşum	verilmiyormuşsun	verilmiyormuş	verilmiyormuşuz	verilmiyormuşsunuz	verilmiyorlarmış
conditional	simple		verilmesem	verilmesen	verilmese	verilmesek	verilmeseniz	verilmeseler
	perfective		verilmeseydim	verilmeseydin	verilmeseydi	verilmeseydik	verilmeseydiniz	verilmeseydiler
optative			verilmeyeyim	verilmeyesin	verilmeye	verilmeyelim	verilmeyesiniz	verilmeyeler
progressive			verilmemekteyim	verilmemektesin	verilmemekte	verilmemekteyiz	verilmemektesiniz	verilmemekteler
necessitative			verilmemeliyim	verilmemelisin	verilmemeli	verilmemeliyiz	verilmemelisiniz	verilmemeliler
imperative				verilme	verilmesin		verilmeyin	verilmesinler
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	verilmez miyim?	verilmez misin?	verilmez mi?	verilmez miyiz?	verilmez misiniz?	verilmezler mi?
		imperfective	verilmiyor muyum?	verilmiyor musun?	verilmiyor mu?	verilmiyor muyuz?	verilmiyor musunuz?	verilmiyorlar mı?
	past	perfective	verilmedim mi?	verilmedin mi?	verilmedi mi?	verilmedik mi?	verilmediniz mi?	verilmediler mi?
		imperfective	verilmiyor muydum?	verilmiyor muydun?	verilmiyor muydu?	verilmiyor muyduk?	verilmiyor muydunuz?	verilmiyorlar mıydı?
	future		verilmeyecek miyim?	verilmeyecek misin?	verilmeyecek mi?	verilmeyecek miyiz?	verilmeyecek misiniz?	verilmeyecekler mi?
inferential	perfective		verilmemiş miyim?	verilmemiş misin?	verilmemiş mi?	verilmemiş miyiz?	verilmemiş misiniz?	verilmemişler mi?
	aorist		verilmez miymişim?	verilmez miymişsin?	verilmez miymiş?	verilmez miymişiz?	verilmez miymişsiniz?	verilmezler miymiş?
	imperfective		verilmiyor muymuşum?	verilmiyor muymuşsun?	verilmiyor muymuş?	verilmiyor muymuşuz?	verilmiyor muymuşsunuz?	verilmiyorlar mıymış?
conditional	simple		verilmesem mi?	verilmesen mi?	verilmese mi?	verilmesek mi?	verilmeseniz mi?	verilmeseler mi?
	perfective		verilmese miydim?	verilmese miydin?	verilmese miydi?	verilmese miydik?	verilmese miydiniz?	verilmeseler miydi?
progressive			verilmemekte miyim?	verilmemekte misin?	verilmemekte mi?	verilmemekte miyiz?	verilmemekte misiniz?	verilmemekteler mi?
necessitative			verilmemeli miyim?	verilmemeli misin?	verilmemeli mi?	verilmemeli miyiz?	verilmemeli misiniz?	verilmemeliler mi?

References

• Redhouse, James W. (1890) “ویرلمك”, in A Turkish and English Lexicon‎^[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 2152