tanıklık etmek

Turkish

Etymology

tanıklık +‎ etmek

Pronunciation

• IPA^(key): /tɑnɯkˈɫɯk‿etmec/, [t̪ʰɑ.n̪ɯkˈɫ̪ɯ.cʰ‿e̞t̪.me̞c]
• Rhymes: -ec
• Hyphenation: ta‧nık‧lı‧ket‧mek

Verb

tanıklık etmek

1. (intransitive, law) to witness

   Synonym: şahitlik etmek

2. (transitive, with dative) to have lived thorough a certain time or a social event, to witness

   Synonym: şahit olmak

Conjugation

Conjugation of tanıklık etmek

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			tanıklık etmek
impersonal participle	imperfective		tanıklık eden
	perfective		tanıklık etmiş
	prospective		tanıklık edecek
personal participle	non-prospective		tanıklık ettiğim	tanıklık ettiğin	tanıklık ettiği	tanıklık ettiğimiz	tanıklık ettiğiniz	tanıklık ettikleri
	prospective		tanıklık edeceğim	tanıklık edeceğin	tanıklık edeceği	tanıklık edeceğimiz	tanıklık edeceğiniz	tanıklık edecekleri
verbal noun			tanıklık etme
way of doing			tanıklık ediş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	tanıklık ederim	tanıklık edersin	tanıklık eder	tanıklık ederiz	tanıklık edersiniz	tanıklık ederler
		imperfective	tanıklık ediyorum	tanıklık ediyorsun	tanıklık ediyor	tanıklık ediyoruz	tanıklık ediyorsunuz	tanıklık ediyorlar
	past	perfective	tanıklık ettim	tanıklık ettin	tanıklık etti	tanıklık ettik	tanıklık ettiniz	tanıklık ettiler
		imperfective	tanıklık ediyordum	tanıklık ediyordun	tanıklık ediyordu	tanıklık ediyorduk	tanıklık ediyordunuz	tanıklık ediyorlardı (or tanıklık ediyordular)
	future		tanıklık edeceğim	tanıklık edeceksin	tanıklık edecek	tanıklık edeceğiz	tanıklık edeceksiniz	tanıklık edecekler
	future-in-the-past	definite	tanıklık edecektim	tanıklık edecektin	tanıklık edecekti	tanıklık edecektik	tanıklık edecektiniz	tanıklık edeceklerdi
		indefinite	tanıklık ederdim	tanıklık ederdin	tanıklık ederdi	tanıklık ederdik	tanıklık ederdiniz	tanıklık ederlerdi
inferential	perfective		tanıklık etmişim	tanıklık etmişsin	tanıklık etmiş	tanıklık etmişiz	tanıklık etmişsiniz	tanıklık etmişler
	aorist		tanıklık edermişim	tanıklık edermişsin	tanıklık edermiş	tanıklık edermişiz	tanıklık edermişsiniz	tanıklık ederlermiş (or tanıklık edermişlar)
	imperfective		tanıklık ediyormuşum	tanıklık ediyormuşsun	tanıklık ediyormuş	tanıklık ediyormuşuz	tanıklık ediyormuşsunuz	tanıklık ediyorlarmış
conditional	simple		tanıklık etsem	tanıklık etsen	tanıklık etse	tanıklık etsek	tanıklık etseniz	tanıklık etseler
	perfective		tanıklık etseydim	tanıklık etseydin	tanıklık etseydi	tanıklık etseydik	tanıklık etseydiniz	tanıklık etseydiler
optative			tanıklık edeyim	tanıklık edesin	tanıklık ede	tanıklık edelim	tanıklık edesiniz	tanıklık edeler
progressive			tanıklık etmekteyim	tanıklık etmektesin	tanıklık etmekte	tanıklık etmekteyiz	tanıklık etmektesiniz	tanıklık etmekteler
necessitative			tanıklık etmeliyim	tanıklık etmelisin	tanıklık etmeli	tanıklık etmeliyiz	tanıklık etmelisiniz	tanıklık etmeliler
imperative				tanıklık et	tanıklık etsin		tanıklık edin (or tanıklık ediniz)	tanıklık etsinler
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	tanıklık eder miyim?	tanıklık eder misin?	tanıklık eder mi?	tanıklık eder miyiz?	tanıklık eder misiniz?	tanıklık ederler mi?
		imperfective	tanıklık ediyor muyum?	tanıklık ediyor musun?	tanıklık ediyor mu?	tanıklık ediyor muyuz?	tanıklık ediyor musunuz?	tanıklık ediyorlar mı?
	past	perfective	tanıklık ettim mi?	tanıklık ettin mi?	tanıklık etti mi?	tanıklık ettik mi?	tanıklık ettiniz mi?	tanıklık ettiler mi?
		imperfective	tanıklık ediyor muydum?	tanıklık ediyor muydun?	tanıklık ediyor muydu?	tanıklık ediyor muyduk?	tanıklık ediyor muydunuz?	tanıklık ediyorlar mıydı?
	future		tanıklık edecek miyim?	tanıklık edecek misin?	tanıklık edecek mi?	tanıklık edecek miyiz?	tanıklık edecek misiniz?	tanıklık edecekler mi?
inferential	perfective		tanıklık etmiş miyim?	tanıklık etmiş misin?	tanıklık etmiş mi?	tanıklık etmiş miyiz?	tanıklık etmiş misiniz?	tanıklık etmişler mi?
	aorist		tanıklık eder miymişim?	tanıklık eder miymişsin?	tanıklık eder miymiş?	tanıklık eder miymişiz?	tanıklık eder miymişsiniz?	tanıklık ederler miymiş?
	imperfective		tanıklık ediyor muymuşum?	tanıklık ediyor muymuşsun?	tanıklık ediyor muymuş?	tanıklık ediyor muymuşuz?	tanıklık ediyor muymuşsunuz?	tanıklık ediyorlar mıymış?
conditional	simple		tanıklık etsem mi?	tanıklık etsen mi?	tanıklık etse mi?	tanıklık etsek mi?	tanıklık etseniz mi?	tanıklık etseler mi?
	perfective		tanıklık etse miydim?	tanıklık etse miydin?	tanıklık etse miydi?	tanıklık etse miydik?	tanıklık etse miydiniz?	tanıklık etseler miydi?
progressive			tanıklık etmekte miyim?	tanıklık etmekte misin?	tanıklık etmekte mi?	tanıklık etmekte miyiz?	tanıklık etmekte misiniz?	tanıklık etmekteler mi?
necessitative			tanıklık etmeli miyim?	tanıklık etmeli misin?	tanıklık etmeli mi?	tanıklık etmeli miyiz?	tanıklık etmeli misiniz?	tanıklık etmeliler mi?
Negative declarative
infinitive			tanıklık etmemek
impersonal participle	imperfective		tanıklık etmeyen
	perfective		tanıklık etmemiş
	prospective		tanıklık etmeyecek
personal participle	non-prospective		tanıklık etmediğim	tanıklık etmediğin	tanıklık etmediği	tanıklık etmediğimiz	tanıklık etmediğiniz	tanıklık etmedikleri
	prospective		tanıklık etmeyeceğim	tanıklık etmeyeceğin	tanıklık etmeyeceği	tanıklık etmeyeceğimiz	tanıklık etmeyeceğiniz	tanıklık etmeyecekleri
verbal noun			tanıklık etmeme
way of doing			tanıklık etmeyiş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	tanıklık etmem	tanıklık etmezsin	tanıklık etmez	tanıklık etmeyiz	tanıklık etmezsiniz	tanıklık etmezler
		imperfective	tanıklık etmiyorum	tanıklık etmiyorsun	tanıklık etmiyor	tanıklık etmiyoruz	tanıklık etmiyorsunuz	tanıklık etmiyorlar
	past	perfective	tanıklık etmedim	tanıklık etmedin	tanıklık etmedi	tanıklık etmedik	tanıklık etmediniz	tanıklık etmediler
		imperfective	tanıklık etmiyordum	tanıklık etmiyordun	tanıklık etmiyordu	tanıklık etmiyorduk	tanıklık etmiyordunuz	tanıklık etmiyorlardı
	future		tanıklık etmeyeceğim	tanıklık etmeyeceksin	tanıklık etmeyecek	tanıklık etmeyeceğiz	tanıklık etmeyeceksiniz	tanıklık etmeyecekler
inferential	perfective		tanıklık etmemişim	tanıklık etmemişsin	tanıklık etmemiş	tanıklık etmemişiz	tanıklık etmemişsiniz	tanıklık etmemişler
	aorist		tanıklık etmezmişim	tanıklık etmezmişsin	tanıklık etmezmiş	tanıklık etmezmişiz	tanıklık etmezmişsiniz	tanıklık etmezlermiş
	imperfective		tanıklık etmiyormuşum	tanıklık etmiyormuşsun	tanıklık etmiyormuş	tanıklık etmiyormuşuz	tanıklık etmiyormuşsunuz	tanıklık etmiyorlarmış
conditional	simple		tanıklık etmesem	tanıklık etmesen	tanıklık etmese	tanıklık etmesek	tanıklık etmeseniz	tanıklık etmeseler
	perfective		tanıklık etmeseydim	tanıklık etmeseydin	tanıklık etmeseydi	tanıklık etmeseydik	tanıklık etmeseydiniz	tanıklık etmeseydiler
optative			tanıklık etmeyeyim	tanıklık etmeyesin	tanıklık etmeye	tanıklık etmeyelim	tanıklık etmeyesiniz	tanıklık etmeyeler
progressive			tanıklık etmemekteyim	tanıklık etmemektesin	tanıklık etmemekte	tanıklık etmemekteyiz	tanıklık etmemektesiniz	tanıklık etmemekteler
necessitative			tanıklık etmemeliyim	tanıklık etmemelisin	tanıklık etmemeli	tanıklık etmemeliyiz	tanıklık etmemelisiniz	tanıklık etmemeliler
imperative				tanıklık etme	tanıklık etmesin		tanıklık etmeyin (or tanıklık etmeyiniz)	tanıklık etmesinler
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	tanıklık etmez miyim?	tanıklık etmez misin?	tanıklık etmez mi?	tanıklık etmez miyiz?	tanıklık etmez misiniz?	tanıklık etmezler mi?
		imperfective	tanıklık etmiyor muyum?	tanıklık etmiyor musun?	tanıklık etmiyor mu?	tanıklık etmiyor muyuz?	tanıklık etmiyor musunuz?	tanıklık etmiyorlar mı?
	past	perfective	tanıklık etmedim mi?	tanıklık etmedin mi?	tanıklık etmedi mi?	tanıklık etmedik mi?	tanıklık etmediniz mi?	tanıklık etmediler mi?
		imperfective	tanıklık etmiyor muydum?	tanıklık etmiyor muydun?	tanıklık etmiyor muydu?	tanıklık etmiyor muyduk?	tanıklık etmiyor muydunuz?	tanıklık etmiyorlar mıydı?
	future		tanıklık etmeyecek miyim?	tanıklık etmeyecek misin?	tanıklık etmeyecek mi?	tanıklık etmeyecek miyiz?	tanıklık etmeyecek misiniz?	tanıklık etmeyecekler mi?
inferential	perfective		tanıklık etmemiş miyim?	tanıklık etmemiş misin?	tanıklık etmemiş mi?	tanıklık etmemiş miyiz?	tanıklık etmemiş misiniz?	tanıklık etmemişler mi?
	aorist		tanıklık etmez miymişim?	tanıklık etmez miymişsin?	tanıklık etmez mimiş?	tanıklık etmez miymişiz?	tanıklık etmez miymişsiniz?	tanıklık etmezler miymiş?
	imperfective		tanıklık etmiyor muymuşum?	tanıklık etmiyor muymuşsun?	tanıklık etmiyor muymuş?	tanıklık etmiyor muymuşuz?	tanıklık etmiyor muymuşsunuz?	tanıklık etmiyorlar mıymış?
conditional	simple		tanıklık etmesem mi?	tanıklık etmesen mi?	tanıklık etmese mi?	tanıklık etmesek mi?	tanıklık etmeseniz mi?	tanıklık etmeseler mi?
	perfective		tanıklık etmese miydim?	tanıklık etmese miydin?	tanıklık etmese miydi?	tanıklık etmese miydik?	tanıklık etmese miydiniz?	tanıklık etmeseler miydi?
progressive			tanıklık etmemekte miyim?	tanıklık etmemekte misin?	tanıklık etmemekte mi?	tanıklık etmemekte miyiz?	tanıklık etmemekte misiniz?	tanıklık etmemekteler mi?
necessitative			tanıklık etmemeli miyim?	tanıklık etmemeli misin?	tanıklık etmemeli mi?	tanıklık etmemeli miyiz?	tanıklık etmemeli misiniz?	tanıklık etmemeliler mi?

References

• “tanıklık etmek”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu