kapılmak

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish قاپلمق (kapılmak). By surface analysis, kap- (“to seize”) +‎ -ıl (passive suffix).

Pronunciation

IPA^(key): /ka.pɯɫˈmak/
Hyphenation: ka‧pıl‧mak

Verb

kapılmak (third-person singular simple present kapılır)

passive of kapmak
to drift, to be dragged
Synonym: sürüklenmek
(figurative) to be charmed, to be carried away [with dative]
Ben onun sözlerine kapıldım.
I was carried away by his/her words.

Kızın güzelliğine kapılarak evlenme teklif etti.
Being charmed by the girl's beauty, he/she proposed marriage.

Conjugation

Conjugation of kapılmak

Positive conjugation
		singular			plural
		1st (ben)	2nd (sen)	3rd (o)	1st (biz)	2nd (siz)	3rd (onlar)
aorist		aorist	simple	kapılırım	kapılırsın	kapılır	kapılırız	kapılırsınız	kapılırlar
past	kapılırdım		kapılırdın	kapılırdı	kapılırdık	kapılırdınız	kapılırlardı
inferential	kapılırmışım		kapılırmışsın	kapılırmış	kapılırmışız	kapılırmışsınız	kapılırlarmış
conditional	kapılırsam		kapılırsan	kapılırsa	kapılırsak	kapılırsanız	kapılırlarsa
continuous		continuous	simple	kapılıyorum	kapılıyorsun	kapılıyor	kapılıyoruz	kapılıyorsunuz	kapılıyorlar
past	kapılıyordum		kapılıyordun	kapılıyordu	kapılıyorduk	kapılıyordunuz	kapılıyorlardı
inferential	kapılıyormuşum		kapılıyormuşsun	kapılıyormuş	kapılıyormuşuz	kapılıyormuşsunuz	kapılıyorlarmış
conditional	kapılıyorsam		kapılıyorsan	kapılıyorsa	kapılıyorsak	kapılıyorsanız	kapılıyorlarsa
inferential		inferential	simple	kapılmışım	kapılmışsın	kapılmış	kapılmışız	kapılmışsınız	kapılmışlar
past	kapılmıştım		kapılmıştın	kapılmıştı	kapılmıştık	kapılmıştınız	kapılmışlardı
inferential	kapılmışmışım		kapılmışmışsın	kapılmışmış	kapılmışmışız	kapılmışmışsınız	kapılmışlarmış
conditional	kapılmışsam		kapılmışsan	kapılmışsa	kapılmışsak	kapılmışsanız	kapılmışlarsa
future		future	simple	kapılacağım	kapılacaksın	kapılacak	kapılacağız	kapılacaksınız	kapılacaklar
past	kapılacaktım		kapılacaktın	kapılacaktı	kapılacaktık	kapılacaktınız	kapılacaklardı
inferential	kapılacakmışım		kapılacakmışsın	kapılacakmış	kapılacakmışız	kapılacakmışsınız	kapılacaklarmış
conditional	kapılacaksam		kapılacaksan	kapılacaksa	kapılacaksak	kapılacaksanız	kapılacaklarsa
progressive		progressive	simple	kapılmaktayım	kapılmaktasın	kapılmakta	kapılmaktayız	kapılmaktasınız	kapılmaktalar
past	kapılmaktaydım		kapılmaktaydın	kapılmaktaydı	kapılmaktaydık	kapılmaktaydınız	kapılmaktalardı
inferential	kapılmaktaymışım		kapılmaktaymışsın	kapılmaktaymış	kapılmaktaymışız	kapılmaktaymışsınız	kapılmaktalarmış
conditional	kapılmaktaysam		kapılmaktaysan	kapılmaktaysa	kapılmaktaysak	kapılmaktaysanız	kapılmaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	kapılmalıyım	kapılmalısın	kapılmalı	kapılmalıyız	kapılmalısınız	kapılmalılar
past	kapılmalıydım		kapılmalıydın	kapılmalıydı	kapılmalıydık	kapılmalıydınız	kapılmalılardı
inferential	kapılmalıymışım		kapılmalıymışsın	kapılmalıymış	kapılmalıymışız	kapılmalıymışsınız	kapılmalılarmış
conditional	kapılmalıysam		kapılmalıysan	kapılmalıysa	kapılmalıysak	kapılmalıysanız	kapılmalılarsa
past		past	simple	kapıldım	kapıldın	kapıldı	kapıldık	kapıldınız	kapıldılar
conditional	kapıldıysam	past	kapıldıysan	kapıldıysa	kapıldıysak	kapıldıysanız	kapıldılarsa
conditional		conditional	simple	kapılsam	kapılsan	kapılsa	kapılsak	kapılsanız	kapılsalar
past	kapılsaydım		kapılsaydın	kapılsaydı	kapılsaydık	kapılsaydınız	kapılsalardı
inferential	kapılsaymışım		kapılsaymışsın	kapılsaymış	kapılsaymışız	kapılsaymışsınız	kapılsalarmış
optative		kapılayım	kapılasın	kapıla	kapılalım	kapılasınız	kapılalar
imperative		imperative	simple		kapıl	kapılsın		kapılın	kapılsınlar
formal			kapılınız			kapılınız
informal			kapılsana			kapılsanıza
infinitive		kapılmak
verbal noun		kapılma
impersonal participle		impersonal participle	kapılan, kapılmış, kapılacak						imperfective	kapılan
perfective	kapılmış
prospective	kapılacak
personal participle	non-prospective		kapıldığım	kapıldığın	kapıldığı	kapıldığımız	kapıldığınız	kapıldıkları
personal participle	prospective		kapılacağım	kapılacağın	kapılacağı	kapılacağımız	kapılacağınız	kapılacakları
temporal adverb		temporal adverb	kapılırken¹, kapılınca, kapılıp, kapılalı, kapılasıya, kapıldıkça						simple	kapılırken¹
specific	kapılınca
perfective	kapılıp
"since"	kapılalı
"until"	kapılasıya
"as long as"	kapıldıkça
modal adverb			modal adverb	kapılarak, kapıla kapıla, kapılırcasına¹						simple	kapılarak
reduplicated	kapıla kapıla
"as if"	kapılırcasına¹
¹) The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Show negative conjugation:

Negative conjugation
		singular			plural
		1st (ben)	2nd (sen)	3rd (o)	1st (biz)	2nd (siz)	3rd (onlar)
aorist		aorist	simple	kapılmam	kapılmazsın	kapılmaz	kapılmayız	kapılmazsınız	kapılmazlar
past	kapılmazdım		kapılmazdın	kapılmazdı	kapılmazdık	kapılmazdınız	kapılmazlardı
inferential	kapılmazmışım		kapılmazmışsın	kapılmazmış	kapılmazmışız	kapılmazmışsınız	kapılmazlarmış
conditional	kapılmazsam		kapılmazsan	kapılmazsa	kapılmazsak	kapılmazsanız	kapılmazlarsa
continuous		continuous	simple	kapılmıyorum	kapılmıyorsun	kapılmıyor	kapılmıyoruz	kapılmıyorsunuz	kapılmıyorlar
past	kapılmıyordum		kapılmıyordun	kapılmıyordu	kapılmıyorduk	kapılmıyordunuz	kapılmıyorlardı
inferential	kapılmıyormuşum		kapılmıyormuşsun	kapılmıyormuş	kapılmıyormuşuz	kapılmıyormuşsunuz	kapılmıyorlarmış
conditional	kapılmıyorsam		kapılmıyorsan	kapılmıyorsa	kapılmıyorsak	kapılmıyorsanız	kapılmıyorlarsa
inferential		inferential	simple	kapılmamışım	kapılmamışsın	kapılmamış	kapılmamışız	kapılmamışsınız	kapılmamışlar
past	kapılmamıştım		kapılmamıştın	kapılmamıştı	kapılmamıştık	kapılmamıştınız	kapılmamışlardı
inferential	kapılmamışmışım		kapılmamışmışsın	kapılmamışmış	kapılmamışmışız	kapılmamışmışsınız	kapılmamışlarmış
conditional	kapılmamışsam		kapılmamışsan	kapılmamışsa	kapılmamışsak	kapılmamışsanız	kapılmamışlarsa
future		future	simple	kapılmayacağım	kapılmayacaksın	kapılmayacak	kapılmayacağız	kapılmayacaksınız	kapılmayacaklar
past	kapılmayacaktım		kapılmayacaktın	kapılmayacaktı	kapılmayacaktık	kapılmayacaktınız	kapılmayacaklardı
inferential	kapılmayacakmışım		kapılmayacakmışsın	kapılmayacakmış	kapılmayacakmışız	kapılmayacakmışsınız	kapılmayacaklarmış
conditional	kapılmayacaksam		kapılmayacaksan	kapılmayacaksa	kapılmayacaksak	kapılmayacaksanız	kapılmayacaklarsa
progressive		progressive	simple	kapılmamaktayım	kapılmamaktasın	kapılmamakta	kapılmamaktayız	kapılmamaktasınız	kapılmamaktalar
past	kapılmamaktaydım		kapılmamaktaydın	kapılmamaktaydı	kapılmamaktaydık	kapılmamaktaydınız	kapılmamaktalardı
inferential	kapılmamaktaymışım		kapılmamaktaymışsın	kapılmamaktaymış	kapılmamaktaymışız	kapılmamaktaymışsınız	kapılmamaktalarmış
conditional	kapılmamaktaysam		kapılmamaktaysan	kapılmamaktaysa	kapılmamaktaysak	kapılmamaktaysanız	kapılmamaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	kapılmamalıyım	kapılmamalısın	kapılmamalı	kapılmamalıyız	kapılmamalısınız	kapılmamalılar
past	kapılmamalıydım		kapılmamalıydın	kapılmamalıydı	kapılmamalıydık	kapılmamalıydınız	kapılmamalılardı
inferential	kapılmamalıymışım		kapılmamalıymışsın	kapılmamalıymış	kapılmamalıymışız	kapılmamalıymışsınız	kapılmamalılarmış
conditional	kapılmamalıysam		kapılmamalıysan	kapılmamalıysa	kapılmamalıysak	kapılmamalıysanız	kapılmamalılarsa
past		past	simple	kapılmadım	kapılmadın	kapılmadı	kapılmadık	kapılmadınız	kapılmadılar
conditional	kapılmadıysam	past	kapılmadıysan	kapılmadıysa	kapılmadıysak	kapılmadıysanız	kapılmadılarsa
conditional		conditional	simple	kapılmasam	kapılmasan	kapılmasa	kapılmasak	kapılmasanız	kapılmasalar
past	kapılmasaydım		kapılmasaydın	kapılmasaydı	kapılmasaydık	kapılmasaydınız	kapılmasalardı
inferential	kapılmasaymışım		kapılmasaymışsın	kapılmasaymış	kapılmasaymışız	kapılmasaymışsınız	kapılmasalarmış
optative		kapılmayayım	kapılmayasın	kapılmaya	kapılmayalım	kapılmayasınız	kapılmayalar
imperative		imperative	simple		kapılma	kapılmasın		kapılmayın	kapılmasınlar
formal			kapılmayınız			kapılmayınız
informal			kapılmasana			kapılmasanıza
infinitive		kapılmamak
verbal noun		kapılmama
impersonal participle		impersonal participle	kapılmayan, kapılmamış, kapılmayacak						imperfective	kapılmayan
perfective	kapılmamış
prospective	kapılmayacak
personal participle	non-prospective		kapılmadığım	kapılmadığın	kapılmadığı	kapılmadığımız	kapılmadığınız	kapılmadıkları
personal participle	prospective		kapılmayacağım	kapılmayacağın	kapılmayacağı	kapılmayacağımız	kapılmayacağınız	kapılmayacakları
temporal adverb		temporal adverb	kapılmazken¹, kapılmayınca, kapılmayıp, kapılmayalı, kapılmayasıya, kapılmadıkça						simple	kapılmazken¹
specific	kapılmayınca
perfective	kapılmayıp
"since"	kapılmayalı
"until"	kapılmayasıya
"as long as"	kapılmadıkça
modal adverb			modal adverb	kapılmayarak, kapılmaya kapılmaya, kapılmazcasına¹						simple	kapılmayarak
reduplicated	kapılmaya kapılmaya
"as if"	kapılmazcasına¹
¹) The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Show potential conjugation:

Potential conjugation
		singular			plural
		1st (ben)	2nd (sen)	3rd (o)	1st (biz)	2nd (siz)	3rd (onlar)
aorist		aorist	simple	kapılabilirim	kapılabilirsin	kapılabilir	kapılabiliriz	kapılabilirsiniz	kapılabilirler
past	kapılabilirdim		kapılabilirdin	kapılabilirdi	kapılabilirdik	kapılabilirdiniz	kapılabilirlerdi
inferential	kapılabilirmişim		kapılabilirmişsin	kapılabilirmiş	kapılabilirmişiz	kapılabilirmişsiniz	kapılabilirlermiş
conditional	kapılabilirsem		kapılabilirsen	kapılabilirse	kapılabilirsek	kapılabilirseniz	kapılabilirlerse
continuous		continuous	simple	kapılabiliyorum	kapılabiliyorsun	kapılabiliyor	kapılabiliyoruz	kapılabiliyorsunuz	kapılabiliyorlar
past	kapılabiliyordum		kapılabiliyordun	kapılabiliyordu	kapılabiliyorduk	kapılabiliyordunuz	kapılabiliyorlardı
inferential	kapılabiliyormuşum		kapılabiliyormuşsun	kapılabiliyormuş	kapılabiliyormuşuz	kapılabiliyormuşsunuz	kapılabiliyorlarmış
conditional	kapılabiliyorsam		kapılabiliyorsan	kapılabiliyorsa	kapılabiliyorsak	kapılabiliyorsanız	kapılabiliyorlarsa
inferential		inferential	simple	kapılabilmişim	kapılabilmişsin	kapılabilmiş	kapılabilmişiz	kapılabilmişsiniz	kapılabilmişler
past	kapılabilmiştim		kapılabilmiştin	kapılabilmişti	kapılabilmiştik	kapılabilmiştiniz	kapılabilmişlerdi
inferential	kapılabilmişmişim		kapılabilmişmişsin	kapılabilmişmiş	kapılabilmişmişiz	kapılabilmişmişsiniz	kapılabilmişlermiş
conditional	kapılabilmişsem		kapılabilmişsen	kapılabilmişse	kapılabilmişsek	kapılabilmişseniz	kapılabilmişlerse
future		future	simple	kapılabileceğim	kapılabileceksin	kapılabilecek	kapılabileceğiz	kapılabileceksiniz	kapılabilecekler
past	kapılabilecektim		kapılabilecektin	kapılabilecekti	kapılabilecektik	kapılabilecektiniz	kapılabileceklerdi
inferential	kapılabilecekmişim		kapılabilecekmişsin	kapılabilecekmiş	kapılabilecekmişiz	kapılabilecekmişsiniz	kapılabileceklermiş
conditional	kapılabileceksem		kapılabileceksen	kapılabilecekse	kapılabileceksek	kapılabilecekseniz	kapılabileceklerse
progressive		progressive	simple	kapılabilmekteyim	kapılabilmektesin	kapılabilmekte	kapılabilmekteyiz	kapılabilmektesiniz	kapılabilmekteler
past	kapılabilmekteydim		kapılabilmekteydin	kapılabilmekteydi	kapılabilmekteydik	kapılabilmekteydiniz	kapılabilmektelerdi
inferential	kapılabilmekteymişim		kapılabilmekteymişsin	kapılabilmekteymiş	kapılabilmekteymişiz	kapılabilmekteymişsiniz	kapılabilmektelermiş
conditional	kapılabilmekteysem		kapılabilmekteysen	kapılabilmekteyse	kapılabilmekteysek	kapılabilmekteyseniz	kapılabilmektelerse
necessitative		necessitative	simple	kapılabilmeliyim	kapılabilmelisin	kapılabilmeli	kapılabilmeliyiz	kapılabilmelisiniz	kapılabilmeliler
past	kapılabilmeliydim		kapılabilmeliydin	kapılabilmeliydi	kapılabilmeliydik	kapılabilmeliydiniz	kapılabilmelilerdi
inferential	kapılabilmeliymişim		kapılabilmeliymişsin	kapılabilmeliymiş	kapılabilmeliymişiz	kapılabilmeliymişsiniz	kapılabilmelilermiş
conditional	kapılabilmeliysem		kapılabilmeliysen	kapılabilmeliyse	kapılabilmeliysek	kapılabilmeliyseniz	kapılabilmelilerse
past		past	simple	kapılabildim	kapılabildin	kapılabildi	kapılabildik	kapılabildiniz	kapılabildiler
conditional	kapılabildiysem	past	kapılabildiysen	kapılabildiyse	kapılabildiysek	kapılabildiyseniz	kapılabildilerse
conditional		conditional	simple	kapılabilsem	kapılabilsen	kapılabilse	kapılabilsek	kapılabilseniz	kapılabilseler
past	kapılabilseydim		kapılabilseydin	kapılabilseydi	kapılabilseydik	kapılabilseydiniz	kapılabilselerdi
inferential	kapılabilseymişim		kapılabilseymişsin	kapılabilseymiş	kapılabilseymişiz	kapılabilseymişsiniz	kapılabilselermiş
optative		kapılabileyim	kapılabilesin	kapılabile	kapılabilelim	kapılabilesiniz	kapılabileler
imperative		imperative	simple		kapılabil	kapılabilsin		kapılabilin	kapılabilsinler
formal			kapılabiliniz			kapılabiliniz
informal			kapılabilsene			kapılabilsenize
infinitive		kapılabilmek
verbal noun		kapılabilme
impersonal participle		impersonal participle	kapılabilen, kapılabilmiş, kapılabilecek						imperfective	kapılabilen
perfective	kapılabilmiş
prospective	kapılabilecek
personal participle	non-prospective		kapılabildiğim	kapılabildiğin	kapılabildiği	kapılabildiğimiz	kapılabildiğiniz	kapılabildikleri
personal participle	prospective		kapılabileceğim	kapılabileceğin	kapılabileceği	kapılabileceğimiz	kapılabileceğiniz	kapılabilecekleri
temporal adverb		temporal adverb	kapılabilirken¹, kapılabilince, kapılabilip, kapılabileli, kapılabilesiye, kapılabildikçe						simple	kapılabilirken¹
specific	kapılabilince
perfective	kapılabilip
"since"	kapılabileli
"until"	kapılabilesiye
"as long as"	kapılabildikçe
modal adverb			modal adverb	kapılabilerek, kapılabile kapılabile, kapılabilircesine¹						simple	kapılabilerek
reduplicated	kapılabile kapılabile
"as if"	kapılabilircesine¹
¹) The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Show impotential conjugation:

Impotential conjugation
		singular			plural
		1st (ben)	2nd (sen)	3rd (o)	1st (biz)	2nd (siz)	3rd (onlar)
aorist		aorist	simple	kapılamam	kapılamazsın	kapılamaz	kapılamayız	kapılamazsınız	kapılamazlar
past	kapılamazdım		kapılamazdın	kapılamazdı	kapılamazdık	kapılamazdınız	kapılamazlardı
inferential	kapılamazmışım		kapılamazmışsın	kapılamazmış	kapılamazmışız	kapılamazmışsınız	kapılamazlarmış
conditional	kapılamazsam		kapılamazsan	kapılamazsa	kapılamazsak	kapılamazsanız	kapılamazlarsa
continuous		continuous	simple	kapılamıyorum	kapılamıyorsun	kapılamıyor	kapılamıyoruz	kapılamıyorsunuz	kapılamıyorlar
past	kapılamıyordum		kapılamıyordun	kapılamıyordu	kapılamıyorduk	kapılamıyordunuz	kapılamıyorlardı
inferential	kapılamıyormuşum		kapılamıyormuşsun	kapılamıyormuş	kapılamıyormuşuz	kapılamıyormuşsunuz	kapılamıyorlarmış
conditional	kapılamıyorsam		kapılamıyorsan	kapılamıyorsa	kapılamıyorsak	kapılamıyorsanız	kapılamıyorlarsa
inferential		inferential	simple	kapılamamışım	kapılamamışsın	kapılamamış	kapılamamışız	kapılamamışsınız	kapılamamışlar
past	kapılamamıştım		kapılamamıştın	kapılamamıştı	kapılamamıştık	kapılamamıştınız	kapılamamışlardı
inferential	kapılamamışmışım		kapılamamışmışsın	kapılamamışmış	kapılamamışmışız	kapılamamışmışsınız	kapılamamışlarmış
conditional	kapılamamışsam		kapılamamışsan	kapılamamışsa	kapılamamışsak	kapılamamışsanız	kapılamamışlarsa
future		future	simple	kapılamayacağım	kapılamayacaksın	kapılamayacak	kapılamayacağız	kapılamayacaksınız	kapılamayacaklar
past	kapılamayacaktım		kapılamayacaktın	kapılamayacaktı	kapılamayacaktık	kapılamayacaktınız	kapılamayacaklardı
inferential	kapılamayacakmışım		kapılamayacakmışsın	kapılamayacakmış	kapılamayacakmışız	kapılamayacakmışsınız	kapılamayacaklarmış
conditional	kapılamayacaksam		kapılamayacaksan	kapılamayacaksa	kapılamayacaksak	kapılamayacaksanız	kapılamayacaklarsa
progressive		progressive	simple	kapılamamaktayım	kapılamamaktasın	kapılamamakta	kapılamamaktayız	kapılamamaktasınız	kapılamamaktalar
past	kapılamamaktaydım		kapılamamaktaydın	kapılamamaktaydı	kapılamamaktaydık	kapılamamaktaydınız	kapılamamaktalardı
inferential	kapılamamaktaymışım		kapılamamaktaymışsın	kapılamamaktaymış	kapılamamaktaymışız	kapılamamaktaymışsınız	kapılamamaktalarmış
conditional	kapılamamaktaysam		kapılamamaktaysan	kapılamamaktaysa	kapılamamaktaysak	kapılamamaktaysanız	kapılamamaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	kapılamamalıyım	kapılamamalısın	kapılamamalı	kapılamamalıyız	kapılamamalısınız	kapılamamalılar
past	kapılamamalıydım		kapılamamalıydın	kapılamamalıydı	kapılamamalıydık	kapılamamalıydınız	kapılamamalılardı
inferential	kapılamamalıymışım		kapılamamalıymışsın	kapılamamalıymış	kapılamamalıymışız	kapılamamalıymışsınız	kapılamamalılarmış
conditional	kapılamamalıysam		kapılamamalıysan	kapılamamalıysa	kapılamamalıysak	kapılamamalıysanız	kapılamamalılarsa
past		past	simple	kapılamadım	kapılamadın	kapılamadı	kapılamadık	kapılamadınız	kapılamadılar
conditional	kapılamadıysam	past	kapılamadıysan	kapılamadıysa	kapılamadıysak	kapılamadıysanız	kapılamadılarsa
conditional		conditional	simple	kapılamasam	kapılamasan	kapılamasa	kapılamasak	kapılamasanız	kapılamasalar
past	kapılamasaydım		kapılamasaydın	kapılamasaydı	kapılamasaydık	kapılamasaydınız	kapılamasalardı
inferential	kapılamasaymışım		kapılamasaymışsın	kapılamasaymış	kapılamasaymışız	kapılamasaymışsınız	kapılamasalarmış
optative		kapılamayayım	kapılamayasın	kapılamaya	kapılamayalım	kapılamayasınız	kapılamayalar
imperative		imperative	simple		kapılama	kapılamasın		kapılamayın	kapılamasınlar
formal			kapılamayınız			kapılamayınız
informal			kapılamasana			kapılamasanıza
infinitive		kapılamamak
verbal noun		kapılamama
impersonal participle		impersonal participle	kapılamayan, kapılamamış, kapılamayacak						imperfective	kapılamayan
perfective	kapılamamış
prospective	kapılamayacak
personal participle	non-prospective		kapılamadığım	kapılamadığın	kapılamadığı	kapılamadığımız	kapılamadığınız	kapılamadıkları
personal participle	prospective		kapılamayacağım	kapılamayacağın	kapılamayacağı	kapılamayacağımız	kapılamayacağınız	kapılamayacakları
temporal adverb		temporal adverb	kapılamazken¹, kapılamayınca, kapılamayıp, kapılamayalı, kapılamayasıya, kapılamadıkça						simple	kapılamazken¹
specific	kapılamayınca
perfective	kapılamayıp
"since"	kapılamayalı
"until"	kapılamayasıya
"as long as"	kapılamadıkça
modal adverb			modal adverb	kapılamayarak, kapılamaya kapılamaya, kapılamazcasına¹						simple	kapılamayarak
reduplicated	kapılamaya kapılamaya
"as if"	kapılamazcasına¹
¹) The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.