altüst
Appearance
Turkish
[edit]Etymology
[edit]From alt (“bottom”) + üst (“top”).
Pronunciation
[edit]Adjective
[edit]altüst
- upside down, disorderly
- (figurative). topsy-turvy
- year 2021, Bülent Gardiyanoğlu, Yüreğiyle Konuşanlar[1], Destek Publishing and Media Group, →ISBN:
- Bunca yıl bu kadar hayatım altüst olacak diye korkuyla yaşadım ama yine de hiçbir şeyi elimde tutamadım. Belki de altüst olması daha iyi sonuçlar getirecek...” diye düşündüm kendi kendime. Unutmayın ki farkındalık katman katman, ...
- (please add an English translation of this quotation)
Declension
[edit]predicative forms of altüst
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | altüstüm | altüst müyüm? | altüst değilim | altüst değil miyim? |
sen (you are) | altüstsün | altüst müsün? | altüst değilsin | altüst değil misin? |
o (he/she/it is) | altüst / altüsttür | altüst mü? | altüst değil | altüst değil mi? |
biz (we are) | altüstüz | altüst müyüz? | altüst değiliz | altüst değil miyiz? |
siz (you are) | altüstsünüz | altüst müsünüz? | altüst değilsiniz | altüst değil misiniz? |
onlar (they are) | altüst(ler) | altüst(ler) mi? | altüst değil(ler) | altüst değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | altüsttüm | altüst müydüm? | altüst değildim | altüst değil miydim? |
sen (you were) | altüsttün | altüst müydün? | altüst değildin | altüst değil miydin? |
o (he/she/it was) | altüsttü | altüst müydü? | altüst değildi | altüst değil miydi? |
biz (we were) | altüsttük | altüst müydük? | altüst değildik | altüst değil miydik? |
siz (you were) | altüsttünüz | altüst müydünüz? | altüst değildiniz | altüst değil miydiniz? |
onlar (they were) | altüsttüler | altüst müydüler? | altüst değildi(ler) / değillerdi | altüst değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | altüstmüşüm | altüst müymüşüm? | altüst değilmişim | altüst değil miymişim? |
sen (you were) | altüstmüşsün | altüst müymüşsün? | altüst değilmişsin | altüst değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | altüstmüş | altüst müymüş? | altüst değilmiş | altüst değil miymiş? |
biz (we were) | altüstmüşüz | altüst müymüşüz? | altüst değilmişiz | altüst değil miymişiz? |
siz (you were) | altüstmüşsünüz | altüst müymüşsünüz? | altüst değilmişsiniz | altüst değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | altüstmüşler | altüst müymüşler? | altüst değilmiş(ler) / değillermiş | altüst değil miymişler? |
conditional | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (if I) | altüstsem | altüst müysem? | altüst değilsem | altüst değil miysem? |
sen (if you) | altüstsen | altüst müysen? | altüst değilsen | altüst değil miysen? |
o (if he/she/it) | altüstse | altüst müyse? | altüst değilse | altüst değil miyse? |
biz (if we) | altüstsek | altüst müysek? | altüst değilsek | altüst değil miysek? |
siz (if you) | altüstseniz | altüst müyseniz? | altüst değilseniz | altüst değil miyseniz? |
onlar (if they) | altüstseler | altüst müyseler? | altüst değilseler / değillerse | altüst değil miyseler? |