aldatılmak

Turkish

Verb

aldatılmak (third-person singular simple present aldatılır)

1. passive of aldatmak

Conjugation

Conjugation of aldatılmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			aldatılmak
impersonal participle	imperfective		aldatılan
	perfective		aldatılmış
	prospective		aldatılacak
personal participle	non-prospective		aldatıldığım	aldatıldığın	aldatıldığı	aldatıldığımız	aldatıldığınız	aldatıldıkları
	prospective		aldatılacağım	aldatılacağın	aldatılacağı	aldatılacağımız	aldatılacağınız	aldatılacakları
verbal noun			aldatılma
way of doing			aldatılış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldatılırım	aldatılırsın	aldatılır	aldatılırız	aldatılırsınız	aldatılırlar
		imperfective	aldatılıyorum	aldatılıyorsun	aldatılıyor	aldatılıyoruz	aldatılıyorsunuz	aldatılıyorlar
	past	perfective	aldatıldım	aldatıldın	aldatıldı	aldatıldık	aldatıldınız	aldatıldılar
		imperfective	aldatılıyordum	aldatılıyordun	aldatılıyordu	aldatılıyorduk	aldatılıyordunuz	aldatılıyorlardı (or aldatılıyordular)
	future		aldatılacağım	aldatılacaksın	aldatılacak	aldatılacağız	aldatılacaksınız	aldatılacaklar
	future-in-the-past	definite	aldatılacaktım	aldatılacaktın	aldatılacaktı	aldatılacaktık	aldatılacaktınız	aldatılacaklardı
		indefinite	aldatılırdım	aldatılırdın	aldatılırdı	aldatılırdık	aldatılırdınız	aldatılırlardı
inferential	perfective		aldatılmışım	aldatılmışsın	aldatılmış	aldatılmışız	aldatılmışsınız	aldatılmışlar
	aorist		aldatılırmışım	aldatılırmışsın	aldatılırmış	aldatılırmışız	aldatılırmışsınız	aldatılırlarmış (or aldatılırmışlar)
	imperfective		aldatılıyormuşum	aldatılıyormuşsun	aldatılıyormuş	aldatılıyormuşuz	aldatılıyormuşsunuz	aldatılıyorlarmış
conditional	simple		aldatılsam	aldatılsan	aldatılsa	aldatılsak	aldatılsanız	aldatılsalar
	perfective		aldatılsaydım	aldatılsaydın	aldatılsaydı	aldatılsaydık	aldatılsaydınız	aldatılsaydılar
optative			aldatılayım	aldatılasın	aldatıla	aldatılalım	aldatılasınız	aldatılalar
progressive			aldatılmaktayım	aldatılmaktasın	aldatılmakta	aldatılmaktayız	aldatılmaktasınız	aldatılmaktalar
necessitative			aldatılmalıyım	aldatılmalısın	aldatılmalı	aldatılmalıyız	aldatılmalısınız	aldatılmalılar
imperative				aldatıl	aldatılsın		aldatılın	aldatılsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldatılır mıyım?	aldatılır mısın?	aldatılır mı?	aldatılır mıyız?	aldatılır mısınız?	aldatılırlar mı?
		imperfective	aldatılıyor muyum?	aldatılıyor musun?	aldatılıyor mu?	aldatılıyor muyuz?	aldatılıyor musunuz?	aldatılıyorlar mı?
	past	perfective	aldatıldım mı?	aldatıldın mı?	aldatıldı mı?	aldatıldık mı?	aldatıldınız mı?	aldatıldılar mı?
		imperfective	aldatılıyor muydum?	aldatılıyor muydun?	aldatılıyor muydu?	aldatılıyor muyduk?	aldatılıyor muydunuz?	aldatılıyorlar mıydı?
	future		aldatılacak mıyım?	aldatılacak mısın?	aldatılacak mı?	aldatılacak mıyız?	aldatılacak mısınız?	aldatılacaklar mı?
inferential	perfective		aldatılmış mıyım?	aldatılmış mısın?	aldatılmış mı?	aldatılmış mıyız?	aldatılmış mısınız?	aldatılmışlar mı?
	aorist		aldatılır mıymışım?	aldatılır mıymışsın?	aldatılır mıymış?	aldatılır mıymışız?	aldatılır mıymışsınız?	aldatılırlar mıymış?
	imperfective		aldatılıyor muymuşum?	aldatılıyor muymuşsun?	aldatılıyor muymuş?	aldatılıyor muymuşuz?	aldatılıyor muymuşsunuz?	aldatılıyorlar mıymış?
conditional	simple		aldatılsam mı?	aldatılsan mı?	aldatılsa mı?	aldatılsak mı?	aldatılsanız mı?	aldatılsalar mı?
	perfective		aldatılsa mıydım?	aldatılsa mıydın?	aldatılsa mıydı?	aldatılsa mıydık?	aldatılsa mıydınız?	aldatılsalar mıydı?
progressive			aldatılmakta mıyım?	aldatılmakta mısın?	aldatılmakta mı?	aldatılmakta mıyız?	aldatılmakta mısınız?	aldatılmaktalar mı?
necessitative			aldatılmalı mıyım?	aldatılmalı mısın?	aldatılmalı mı?	aldatılmalı mıyız?	aldatılmalı mısınız?	aldatılmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			aldatılmamak
impersonal participle	imperfective		aldatılmayan
	perfective		aldatılmamış
	prospective		aldatılmayacak
personal participle	non-prospective		aldatılmadığım	aldatılmadığın	aldatılmadığı	aldatılmadığımız	aldatılmadığınız	aldatılmadıkları
	prospective		aldatılmayacağım	aldatılmayacağın	aldatılmayacağı	aldatılmayacağımız	aldatılmayacağınız	aldatılmayacakları
verbal noun			aldatılmama
way of doing			aldatılmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldatılmam	aldatılmazsın	aldatılmaz	aldatılmayız	aldatılmazsınız	aldatılmazlar
		imperfective	aldatılmıyorum	aldatılmıyorsun	aldatılmıyor	aldatılmıyoruz	aldatılmıyorsunuz	aldatılmıyorlar
	past	perfective	aldatılmadım	aldatılmadın	aldatılmadı	aldatılmadık	aldatılmadınız	aldatılmadılar
		imperfective	aldatılmıyordum	aldatılmıyordun	aldatılmıyordu	aldatılmıyorduk	aldatılmıyordunuz	aldatılmıyorlardı
	future		aldatılmayacağım	aldatılmayacaksın	aldatılmayacak	aldatılmayacağız	aldatılmayacaksınız	aldatılmayacaklar
inferential	perfective		aldatılmamışım	aldatılmamışsın	aldatılmamış	aldatılmamışız	aldatılmamışsınız	aldatılmamışlar
	aorist		aldatılmazmışım	aldatılmazmışsın	aldatılmazmış	aldatılmazmışız	aldatılmazmışsınız	aldatılmazlarmış
	imperfective		aldatılmıyormuşum	aldatılmıyormuşsun	aldatılmıyormuş	aldatılmıyormuşuz	aldatılmıyormuşsunuz	aldatılmıyorlarmış
conditional	simple		aldatılmasam	aldatılmasan	aldatılmasa	aldatılmasak	aldatılmasanız	aldatılmasalar
	perfective		aldatılmasaydım	aldatılmasaydın	aldatılmasaydı	aldatılmasaydık	aldatılmasaydınız	aldatılmasaydılar
optative			aldatılmayayım	aldatılmayasın	aldatılmaya	aldatılmayalım	aldatılmayasınız	aldatılmayalar
progressive			aldatılmamaktayım	aldatılmamaktasın	aldatılmamakta	aldatılmamaktayız	aldatılmamaktasınız	aldatılmamaktalar
necessitative			aldatılmamalıyım	aldatılmamalısın	aldatılmamalı	aldatılmamalıyız	aldatılmamalısınız	aldatılmamalılar
imperative				aldatılma	aldatılmasın		aldatılmayın	aldatılmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	aldatılmaz mıyım?	aldatılmaz mısın?	aldatılmaz mı?	aldatılmaz mıyız?	aldatılmaz mısınız?	aldatılmazlar mı?
		imperfective	aldatılmıyor muyum?	aldatılmıyor musun?	aldatılmıyor mu?	aldatılmıyor muyuz?	aldatılmıyor musunuz?	aldatılmıyorlar mı?
	past	perfective	aldatılmadım mı?	aldatılmadın mı?	aldatılmadı mı?	aldatılmadık mı?	aldatılmadınız mı?	aldatılmadılar mı?
		imperfective	aldatılmıyor muydum?	aldatılmıyor muydun?	aldatılmıyor muydu?	aldatılmıyor muyduk?	aldatılmıyor muydunuz?	aldatılmıyorlar mıydı?
	future		aldatılmayacak mıyım?	aldatılmayacak mısın?	aldatılmayacak mı?	aldatılmayacak mıyız?	aldatılmayacak mısınız?	aldatılmayacaklar mı?
inferential	perfective		aldatılmamış mıyım?	aldatılmamış mısın?	aldatılmamış mı?	aldatılmamış mıyız?	aldatılmamış mısınız?	aldatılmamışlar mı?
	aorist		aldatılmaz mıymışım?	aldatılmaz mıymışsın?	aldatılmaz mıymış?	aldatılmaz mıymışız?	aldatılmaz mıymışsınız?	aldatılmazlar mıymış?
	imperfective		aldatılmıyor muymuşum?	aldatılmıyor muymuşsun?	aldatılmıyor muymuş?	aldatılmıyor muymuşuz?	aldatılmıyor muymuşsunuz?	aldatılmıyorlar mıymış?
conditional	simple		aldatılmasam mı?	aldatılmasan mı?	aldatılmasa mı?	aldatılmasak mı?	aldatılmasanız mı?	aldatılmasalar mı?
	perfective		aldatılmasa mıydım?	aldatılmasa mıydın?	aldatılmasa mıydı?	aldatılmasa mıydık?	aldatılmasa mıydınız?	aldatılmasalar mıydı?
progressive			aldatılmamakta mıyım?	aldatılmamakta mısın?	aldatılmamakta mı?	aldatılmamakta mıyız?	aldatılmamakta mısınız?	aldatılmamaktalar mı?
necessitative			aldatılmamalı mıyım?	aldatılmamalı mısın?	aldatılmamalı mı?	aldatılmamalı mıyız?	aldatılmamalı mısınız?	aldatılmamalılar mı?

Further reading

• “aldatılmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu
• Ayverdi, İlhan (2010) “aldatılmak”, in Misalli Büyük Türkçe Sözlük, a reviewed and expanded single-volume edition, Istanbul: Kubbealtı Neşriyatı